Примери за използване на Gösterdiler на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Sana eski yıllık fotoğrafımı gösterdiler, değil mi?
Kampanyamıza destek gösterdiler ve gösteriyorlar.
Birini gösterdiler.
Sana faraday işaretçisini gösterdiler, davaları için seni ikna etmeye çalıştılar.
Toplantıya özellikle gençler büyük bir ilgi gösterdiler.
Yetkililer Karaciçin beyaz saçlı ve uzun beyaz bir sakallı fotoğrafını gösterdiler.
Hareketin Avrupada nasıl başladığını gösterdiler.
Bugün de bunu gösterdiler.
Sana sahtesini gösterdiler.
Dur tahmin edeyim. Sana benim fotoğrafımı gösterdiler.
Gençler okulu bırakmalarının başlıca nedeni olarak maddi sorunları gösterdiler.
Hesap çizelgesini gösterdiler.
Ya da öyleymiş gibi gösterdiler en azından.
Lady Horburynin ne kadar tehlikeli bir kadın olduğunu gösterdiler.
Gerekli olan özelliklerin listesini gösterdiler.
Gezegenlere gidip kendilerini tapılacak Tanrılar gibi gösterdiler.
Sonuçları gösterdiler.
Rich ve Daughtery yeni türle ilgili kanıtlar topladılar ve dünyaya gösterdiler.
Ama bunları yapmadan önce onu beklerken yaptıkları şeyi gösterdiler.
Herşeyi gösterdiler.