Примери за използване на Heyecan на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Yeni projelerinizi heyecan ile bekliyoruz.
Ona, heyecan dışında her şeyi verdin.
Evliliğimizde artık heyecan kalmadığını kabul mü etmeliyiz?
Buraya heyecan için geldim.
İlk KOSKS, ilk heyecan!
Panik ya da heyecan gibi.
Renkler, heyecan, güç. Özgürlük.
Ne heyecan!
Umut ve heyecan dolu bir dönem yaşanıyordu.
Heyecan, strateji.
Bugün yaşayacağım tek heyecan bu gibi görünüyor.
Eskiden daha çok heyecan vardı.
İlk panel, ilk heyecan!
Küçümseme, hakimiyet, heyecan.
Heyecan nasıl azaltılır.
Daha çok heyecan beklerdim doğrusu.
Bu da benim, heyecan için öldürdükleri teorimi güçlendiriyor.
Heyecan olmaz olur mu?
Polis zaten heyecan arıyor.
Ne kadar yoğun bir tutku ve heyecan vardı.