Примери за използване на Ilgilendiği на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Kalp yetmezliği kardiyolojinin ilgilendiği en önemli hastalıklardan biridir.
Kalp yetmezliği kardiyolojinin ilgilendiği en önemli hastalıklardan biridir.
Anlaşmayla ilgilendiği olmadı hiç.
Onun tek ilgilendiği spor bahisleri.
Tıp camiasının ilgilendiği vakaları ve kitapları inceleyip yayınlarlar.
Onun ilgilendiği tek kadın Meryem Anadır.
Onun tek ilgilendiği şey para.
Onun ilgilendiği tek şey.
Babanın sağlığıyla ilgilendiği için eve ayıracak vakti yok.
Kurbanların ilgilendiği kadarıyla onları kandıran kişi sensin.
Mulder, Karin Berquistin ilgilendiği tek şey, sensin.
Ama yandaş toplamak, ilgilendiği tek şey değil.
Sanırım annem Lorettayla senden daha çok ilgilendiği için birazcık kıskandın.
Sanırım çok seksi bir doktorun gelip benimle ilgilendiği bir rüya görüyorum.
Kevin Bailey ile ilgilendiği gibi.
Bize uykusuzluk araştırması dendi. Ama aslında ilgilendiği şey yarattığı fenomenlere olan tepkimizi görmek.
Anubisi yok etmek efendimin en çok ilgilendiği şeydir.
Averium, Merrinin ilgilendiği birşey değil.
Bay Wyatt, oğlunuzun hiç çetelerle ilgilendiği olmuş muydu?
Sürekli bana bütün basının bu davayla ilgilendiği söyleniyor ben