Примери за използване на Kasap на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Kasap Malezya- Kuala Lumpurdan aramış.
Bu dönek ibne yüzünden Kasap artık gelişini bekliyordur ve seni öldürecek.
Kasap bıçağıyla kocamın sikini kestim ve keskin bile değildi.
Hem restoran hem kasap ha?
Kasap hâlâ masumluğunda ısrarcı.
Sıradan bir kasap nasıl olur da böylesine güçlü bir Qi enerjisi geliştirebilir ki?
Kasap, müzik hocası.
Kasap bıçağı.
Çok üzüldüm ama kasap, yeğenini ele geçirdiyse çoktan ölmüştür.
Bir adam kasap bıçağını alıp, kendi gözüne soktu.
Kasap Garrett, 16. yy Almanyası.
Biz kasap değiliz.
Babası Osmingtonda kasap değil miydi onun?
Harrodstaki kasap dükkanı, Harrodsta ama hala et satıyor.
Kasap dükkanının kokusundan nefret ediyorum.
O ve arkadaşı bir ip ve kasap bıçağı ile kurbanın evine gelmişler.
Savaş, iyi insanları hayvana çevirdi! Kasap Bay Hedges gibi sıradan insanları.
Kasap Zhu siz misiniz?
Böylece kasap, karısı bahçıvanla yatarken kendisi
Kasap gibi görünmek istemeyiz.