Примери за използване на Kask на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Kask kameralarımız var.
Kask korkaklar içindir.
Kask, teçhizat, ahşap parçaları.
Kask olmadan nefes alabilir miyim?
Efendim sizden çelik yelek ve kask giymenizi isteyeceğiz.
Kask devrede.
Kask benim psişik yeteneklerimi engelliyor.
Gerçi arabada kask takmaları biraz acayip duruyordu.
O zamanlar da kask var mıydı?
Aslında, Amerikalılar rugbyi kopyaladılar, sonra da komik pedler ve kask eklediler.
Safari kıyafeti, botlar, kask ve sıçramayı tekrar izleyebileceğiniz bir holodisk.
Sanırım bisiklete binenler hırsız olsalar bile bu yüzden kask takıyorlar.
Kim kask denemek ister?
Kask değil zaten, başlık.
Cop, kask ve kalkanlarımız var.
İlk olarak, insanlar bana'' kask'' diyor.
Insaat sahasina gittigimde döpiyes kiyafetinin üstüne kask giyen bir kiz gördüm.
Kask ile nasıl gidiyor?
Takıma kask alacaklar ama zorla giyeceksiniz diye bir şey yok.
O ölmedi, çünkü kask giyiyordu.