Примери за използване на Koltuğun на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Pekala, koltuğun tekrar ayarlanması bitti.
Koltuğun altında bozukluk bulursan, sende kalsın.
Koltuğun altına mı?
Koltuğun arkasında uyuyakalmıştı.
Rush, bu koltuğun muazzam bir keşif olmasını istiyorsun, tamam.
Gizli bölmede 2 baretta ve koltuğun altında bir balta bulmuşlar.
Bu koltuğun ölü bebeklerle dolmasını istiyorum.
Ben koltuğun altına bir şey koymuyorum.
Koltuğun altında mı?
Arabada, ön koltuğun altında olduğunun farkında değiller.
Koltuğun arkasında ne yapıyorsun?
Koltuğun kolları var!
Polis kaçtıkları arabayı detaylı olarak inceledi ve ön koltuğun altında saklanmış olarak buldu.
Koltuğun var değil mi?
Koltuğun altında ise daha küçük depo alanı bulunmaktadır.
Bunu arka koltuğun altında bulduk.
Kitabı koltuğun üzerine bırakılmış.
Koltuğun bir kişiliği yok.
Koltuğun önünde ayaktayız ve siz beni tehdit ediyorsunuz.
Hangisi senin koltuğun?