KOLTUĞUN - превод на Български

седалката
koltuk
oturağı
дивана
kanepe
koltuk
divan
diwan
стол
sandalye
koltuk
stahl
bir tabure
bir iskemle
място
nokta
koltuk
bölge
yeridir
yerine
yerinde
yer
yeri
burası
mekan
канапето
kanepe
koltuğu
kanapeyi
седалка
koltuk
oturağı
седалките
koltuk
oturağı
стола
sandalye
koltuk
stahl
bir tabure
bir iskemle
диван
kanepe
koltuk
divan
diwan
столът
sandalye
koltuk
stahl
bir tabure
bir iskemle

Примери за използване на Koltuğun на Турски и техните преводи на Български

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
Pekala, koltuğun tekrar ayarlanması bitti.
Добре. Калибрирах стола.
Koltuğun altında bozukluk bulursan, sende kalsın.
Ако намерите дребни под седалките може да ги задържите.
Koltuğun altına mı?
Под седалка ли?
Koltuğun arkasında uyuyakalmıştı.
Беше заспал зад дивана.
Rush, bu koltuğun muazzam bir keşif olmasını istiyorsun, tamam.
Ръш, искате този стол да е някакво велико откритие. Добре.
Gizli bölmede 2 baretta ve koltuğun altında bir balta bulmuşlar.
Намерили две пистолета"Барета" в жабката… и брадва под седалката.
Bu koltuğun ölü bebeklerle dolmasını istiyorum.
Искам този диван да е покрит с мъртви бебета.
Ben koltuğun altına bir şey koymuyorum.
Аз не слагам нищо под седалките.
Koltuğun altında mı?
Под стола?
Arabada, ön koltuğun altında olduğunun farkında değiller.
Не знаят, че тя е под предната седалка в колата.
Koltuğun arkasında ne yapıyorsun?
Какво правиш зад дивана?
Koltuğun kolları var!
Стол с ръце!
Polis kaçtıkları arabayı detaylı olarak inceledi ve ön koltuğun altında saklanmış olarak buldu.
Полицаите са направили оглед на колата, намерили са ги скрити под седалката.
Koltuğun var değil mi?
Имаш ли диван?
Koltuğun altında ise daha küçük depo alanı bulunmaktadır.
Да използвате и по-малките помещения под седалките ви.
Bunu arka koltuğun altında bulduk.
Открихме това под задната седалка.
Kitabı koltuğun üzerine bırakılmış.
Книгата е оставена на стола.
Koltuğun bir kişiliği yok.
Столът няма его.
Koltuğun önünde ayaktayız ve siz beni tehdit ediyorsunuz.
Застанали сме пред дивана, а вие двамата ме тормозите.
Hangisi senin koltuğun?
Кой е твоя стол?
Резултати: 236, Време: 0.0515

Най-популярните речникови заявки

Турски - Български