Примери за използване на Manzarayı на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Karım onu aşağı indirmeye kafayı fena taktı çünkü manzarayı bozuyor.
Bu manzarayı istiyorum.
Gel sana manzarayı göstereyim.
Elele tutuşup bu güzel manzarayı seyretmek.
Evet, ve en güzeli… manzarayı eskiyince değiştirebiliyorsun.
Victoria ve ben bu manzarayı severdik.
Sana bir faydası olmazsa bile, en azından manzarayı görmüş olursun.
Her gün aynı yerde otura otura aynı manzarayı resmedersin.
Biliyor musun bu manzarayı hep sevmişimdir.
Bu panaromik manzarayı kaçıracaklar.
Kayalık vahşi dağlar ve bunların içinden akan sular manzarayı nefes kesici kılıyor.
Neyse, manzarayı gördün mü?
Yaşamımız boyunca gördüğümüz her manzarayı aslında önceden biliyor değil miyiz?
Manzarayı severdi.
Manzarayı beğendin mi?
Sadece manzarayı izliyorum.
Manzarayı seviyorum.
Manzarayı izlemek benim için daha kolay oluyor.
Manzarayı seyrediyoruz, Houston.
Manzarayı seyredip rahatlayın, hayatta ve sağlıklı olduğunuza şükredin!