Примери за използване на Meğerse на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Meğerse, hayat bir masal değilmiş.
Ama meğerse ölümüm yeni bir bölüm oldu.
Meğerse kadının kalbine giden yol da orasıymış.
Meğerse Ames o gece Vegasa uçacakmış.
Meğerse ki adam Dan Marino* değilmiş!
Parayla satın alınabilecek en iyi gösteri korosu yönetmeni benmişim meğerse.
Meğerse izlememiz gereken kişi o değilmiş.
Meğerse Edward Munte bir süredir şehirdeki otellerde sürekli oda tutuyormuş.
Meğerse bazıları beni tuhaf ve itici buluyormuş.
Meğerse Andresin çocukluk hayallerinden biri savaş pilotu olmakmış.
Meğerse Billynin binasındaki garajın, otomatik vale sistemi varmış.
Olmaz, oradan tuvaletini yapıyor.'' Meğerse.
Meğerse kanser bütün beynini sarmış… bu yüzden öyleymiş.
Ve meğerse Blainee de uygunmuş.
Meğerse ben bu konuda yeteneksizmişim.
Meğerse Philadelphiada orta yaşam standardı krizine giren bir sürü adam varmış.
Ama biraz kafaları karıştı çünkü meğerse Jerry de gelecekmiş.
Elizabethi düşünüyorduk, meğerse hepsi birlikte.
Kusura bakma evlat, meğerse Ronnie de ordudaymış.
Yeşil çöp bidonu geri dönüşüm için değilmiş meğerse. Bitkiler içinmiş.