Примери за използване на Modanın на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Annem stil ve modanın kraliçesiydi.
Ivır zıvır dolu.- Yeter.- Modanın gereklilikle ilgisi yok.
Olay o zaten. Modanın hiç bitmemesi gibi.
Modanın kendinize ait olmasını sağlamayın ancak ne olduğunuza,
Sabah işe gitmekten modanın tasarlanma şekline, yiyecek yetiştirme şekline kadar,
Gaulle Havaalanındayım. Modanın uluslararası dahileri her yanımdalar.
Modacı Kim Hong Ki konuşmacı olacak. Paris ve modanın tarihinin konuşulacağı…'' Sanatla Söyleşi'' olacak.
Modanın kutsal kitabı Mode dergisinin genel yayın yönetmeni Fey Sommersın ünlülerle dolu olan cenaze töreni bugün yapıldı.
Derek Zoolander ve Hansel modanın en tanınan tasarımcılarının bir başka insan kurban etme skandalının ardından podyumların tekrardan sahibi oldu.
Bir zamanlar, modanın iki ana mevsimi vardı: ilkbahar/ yaz ve sonbahar/ kış.
Şimdi perde arkasına ve… Thierry?… modanın en büyüklerinin çalışma odalarına gidiyoruz.
sosyal medya, hatta modanın kendisinde bile) aşırı bir şekilde gördüğümüz bir durum varsa, o da mutlu olmanın gereğidir.
Bak ne diyeceğim. Üstünü başını temizleyeceğiz o Billyimsi keçi sakalını traş edeceğiz aşağı inip o yavşaklara gerçek modanın ne olduğunu göstereceğiz?
Bu yeni modanın belli bir ticari boyutu olduğu yadsınamaz.
sanatın, modanın ve hatta üniversite derslerinin ötesine geçti.
ne aradığınızı bulmanızda ve yeni modanın sizin ihtiyaçlarınızı gerçekten karşılayıp karşılamadığına.
Biraz da modayla ilgili konuşalım.
Amy Winehouse modaya el atıyor.
Yeni modayı seviyorum.