Примери за използване на Monoton на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Günler çok monoton olabiliyor.
Bazıları donuk ve monoton olduğunu söylüyor, ancak telaşsız bir tempoda
Bazı insanlar donuk ve monoton olduğunu söylüyor ancak basitce
Hayır, aslında demek istediğim önlerinde çok monoton bir iş yükü olan iki insanın iş sırasında yaptığını muhabbet türünden bir şey.
Kitap Lebesgue bir giriş- Stieljes entegrasyon teknikleri fonksiyonları monoton dizilerine dayalı kullandığını
aksi Oyunculuk, bir oda bir can sıkıntısı tür( çok monoton olacaktır) ve ekstra soğuk verebilir.
Annesinin sözlerini duydum Gregor gerçekleştirilen tüm acil eksikliği insan temasının üzerine ailesi tarafından çevrili monoton hayatı ile birlikte.
Yani, zamanla etrafında aslında onun oyuncular hızlı bıkmak izin vermeyecektir konumu ve süslemeleri, monoton oyun değişecektir.
İki hafta boyunca sadece Akron, soğuk bira ve'' Zavallıcık,'' biraz monoton olmaz mı?
sıkıcı, monoton hareketlerden uzaklaşmak ve uzun süredir hayalini.
Çoğu zaman, bu çocuk monoton tekrarlar, bir kelime
Irakta savaş esiriyken lastik sorunu gibi monoton bir şey ile bir daha uğraşacağını hiç düşünmemiştir.
Michael, bir soru sorabilir miyim, sorgu odasındaki adam neden bana'' monoton'' dedi?
Eğer monoton yorgun ve Lineage II gibi bazı iğrenç yaşlı erkekler için zaman vardı ise,
sıkıcı ve monoton işleri ortadan kaldırmalarını,
Sen niye monotonsun?
İş yorucudur, monotondur ve sıkıcıdır.
O zaman, ikimiz de monotonuz.
Yani fazlasıyla düz ve monotondur.
değişmez ve monotondurlar.