Примери за използване на Nesne на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
İki nesne arasındaki yağlı doku eriyor.
Nesne ve kelimenin ikisi de sayılmayan kaçaklarla ilgilidir.
İçimi nesne olarak algılamıyorum.
JPL gelmekte olan başka nesne saptamıyor.
Bu, neden alınan tek nesne olduğunu açıklardı.
Dünya oluşurken, Güneşten o uzaklıktaki tek nesne o değildi.
Fakat sağdaki nesne diğer insanlar tarafından benim için yapılmıştır.
Nesne ateş ediyor.
Dört veya altı farklı nesne değil. Bir dalga, bir nesne.
Gök mekaniği kanunlarına göre iki nesne çarpıştığı zaman ortaya her daim ikincil hasarlar çıkar.
Yörüngenin etrafında binlerce nesne var.
Şehir müzesi Skupiden yaklaşık 23.000 nesne içeriyor.
Vazonun dibindeki o siyah nesne bir fünye.
Nesne yok oldu.
Nesne için gözlem notları.
Sadece bu odada 600 nesne saydık.
Kalın parçaları, nesne biçiminde kalıplayabiliyor.
Bir çeşit elektrik iletken nesne.
Bu Billy Milesın iletişim aracı olarak tarif ettiği nesne.
Dünyadaki en muhteşem nesne.