Примери за използване на Olduğunuzu на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Gizli anlaşma ortağının siz olduğunuzu farz edebilir miyiz?
Hala sağ olduğunuzu öğrendikten sonra sizi istemesinin nedeni de bu.
William bir gemi kaptanı olduğunuzu söylüyor?
Gece önce 8de nerede olduğunuzu söylemekle başlayabilirsiniz.
Joe, sizin çok ama çok akıllı olduğunuzu söylüyor.
Neden Bay Carson o gün Londrada olduğunuzu saklamaya çalıştı?
Niye orada olduğunuzu sorabilir miyim?
Beraber olduğunuzu düşündüm?
Neden talihsiz olduğunuzu düşünüyordunuz?
İnanabiliriz, bize dün gece nerede olduğunuzu söylerseniz.
Alan Archer. Bu öğleden sonra saat 3.30da nerede olduğunuzu bilmek isterim.
Yanınızdaki genç adamın benim oğlum olduğunuzu bilmenizi isterim.
Mösyö Renauld, cinayet gecesi Deauvillede olduğunuzu inkar mı ediyorsunuz?
Basın Katolik Kilisesine karşı olduğunuzu biliyor Paul.
Sadece merak ediyorum Sarah ile arkadaş olduğunuzu söylemiştin.
Nerede olduğunuzu sanıyorsunuz?
Profosyonel olduğunuzu sanıyordum.
Nerede olduğunuzu bilmediğim için bana sinirlendi.
İşi yapabilecek kadar taşaklı olduğunuzu düşündüren nedir acaba?
Bir zamanlar orada olduğunuzu biliyorum.