Примери за използване на Olimpik на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Gündüzleri çalışacak, geceleriyse olimpik boy havuzunda rahatlayacaksın.
Ümit vaad eden olimpik dekatlon sporcusu.
Olimpik Hareket.
Olimpik yüzme stili.
Hayır, olimpik yüzücü Mark Spitzim.
Olimpik gümüş madalya sahibi Aiden Reynoldsa büyük bir alkış verelim!
Olimpik salon daha önce böyle bir şey görmedi!
Olimpik atlet olan kim?
Yarışma, Lefkoşedeki Olimpik Atış Sahasında 14 Temmuz Pazartesi gününe kadar devam edecek.
Atinanın Olimpik Meşalesi Hazır.
Sochideki olimpik köyün inşaatını yaptılar dedim.
Olimpik gülleci mi?
Olimpik bir yüzüş görmüyorum.
Evet, 2012 Olimpik Köyü sözleşmesi için.
Olimpik ve paralimpik komite işin içinde.
Olimpik kayak takımı gelmiş.
Şimdiye kadarki en kanlı şampiyona, şu anda olimpik salonda yaşanıyor!
Evet, yani, bu efsanevi bir Olimpik 100 metre engelli koşusu gibiydi.
Olimpizm ve Olimpik Hareket.
Kadın olimpik takımıyla da yarışacağım.