Примери за използване на Onu kaybetme на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Sakın Onu Kaybetme, Samwise Gamgee.'' Ve Kaybetmeyeceğimde.
Никога не го губи от поглед, Самознай Майтапер.".Onu kaybetme nedenin işte bu.
И затова я изгуби.Ve onu kaybetme düşüncesi.
Мисълта, че ще го изгубя.Sakın onu kaybetme.
Не го губи!Askin icin elinden geleni yap onu kaybetme….
Направете всичко възможно, за да не загубите това.Tanrı aşkına onu kaybetme.
За Бога, не го губи!Jessiyi yerde yatarken görünce… Onu kaybetme düşüncesi.
Когато видях Джеси на пода, при мисълта, че ще я загубя.Ya sonunda bir hiçe dönüşürsem sonra herhalukarda onu kaybetme duygusunu kafamda bitireceğim.
Ами ако съм се превърнала в едно нищо, и в крайна сметка го изгубя.Yani Wendyle son zamanlarda pek iyi olmayabiliriz ama onu kaybetme düşüncesi.
Имам предвид, Уенди и аз бяхме разделени напоследък, но Мисълта да я загубя.Onu kaybetme korkun yüzünden onu yapmadığı şeylerle suçluyorsun.
Боиш се да не го загубиш, и Hatta, bu hisse o kadar çok alışmıştım ki, onu kaybetme ihtimali beni panikletmeye başladı.
Всъщност, така свикнах с него, че започнах Öfken demişken onu kaybetme, o seni güçlü yapan tek şey.
Като казах за яростта ти… не я губи. Тя е единственото нещо, което те прави силен.tüm o sağlık sorunlarından sonra bir tek burada çalışırken onu kaybetme endişesi duymuyorum.
Проблемите със здравето му… Единственото време, когато не се притеснявам, че ще го загубя, е докато работя.Onu kaybetmek istemiyordum.
Не исках да го загубя.Onu kaybetmek istediğime emin değilim.
Не съм сигурна, че искам да го загубя.Ayrica onu kaybetmek istemiyorum.
Не искам да го загубя.Onu kaybetmek istemedim.
Не исках да го загубя.Onu kaybetmek istemiyorum V.
Не искам да го загубя, В.Onu kaybetmek istemiyorum.
Не искам да го загубя.Onu kaybetmek hiç hoşuma gitmiyor.
Не бих искал да го загубя.
