Примери за използване на Vurmuştum на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Adamı suratından vurmuştum.
İki kilometre ötedeyken, en yakın arkadaşımı vurmuştum.
Rahway eyalet hapishanesinde benim için anlamı olan birisini vurmuştum.
Bana kalsa eski dostunu vurmuştum.
Baton Rougedaki çakalı vurmuştum.
Üncüsünü 11 yaşımdayken vurmuştum.
Tam buradan vurmuştum.
Çok sert vurmuştum.
Bir Gucci çanta çalarken yakalandım, ve bir de seksi popomu okşadığı için bir polise vurmuştum.
Yaşındayken babamı vurmuştum. Polis olarak bir çok adam vurdum.
Senin oğlanı vurdu biliyorum ama meşru müdaafaydı, Jimmy.
Saat 12yi vurduğunda aşağıya uzanıp zamanı durdururlar.
Bize vurdu, Patron.
Biri ona vurdu, siz de ona vurdunuz. .
Onları vurdum mu?
Fakat adamı park yerinde vurdu ve kendisini burada buldu.
Dağ aslanı vurdu, gangster rapi yazdı,
Kraker da onu vurdu. Adam üzerime devrildi.
Onlardan birini vurdun mu?
Sert ve sağlam vur Jon Snow