Примери за използване на Yaralanan на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Kötü yaralanan şu çavuş sizi soruyordu. Provo?
Aliyev, yaralanan vatandaşların da en kısa zamanda iyileşmesini diledi.
Bir kazaydı ama yaralanan olmadı.
kazada yaralanan olmadı.
Yolda yaralanan oldu mu?
Göğsünden yaralanan Alakoyuncu, olay yerinde hayatını kaybetti.
Sahi ya bu ölen ve yaralanan insanlar neden öldü?
Patlamada yaralanan olmadı.[ AFP].
Yaralanan şoför hastaneye kaldırılmış
Neyse ki ağır yaralanan olmadı.
Ölen veya yaralanan insanları.
Ben yaralandım. Tıpkı çarpışmada yaralanan herhangi bir asker gibi.
Teğmen Kim saldırı sırasında yaralanan tek kişi olmayabilir.
Yaralanan buydu.
Tanrıya şükür yolcular arasında yaralanan olmadı'' dedi.
Çok şükür ki, yaralanan yok.
Savaşta yaralanan silah arkadaşlarını bir darbe ile acıdan kurtarırlardı.
Yaralanan şoför hastaneye kaldırılmış ama ciddi bir sorunu yok sanırım.
Hayır senden nefret etmiyor. Ama biliyorsun Carmenden ayrı, en çok yaralanan o oldu.
Ama aslında, yaralanan Iraklı olmadı.