Примери за използване на Yolculuğunu на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Biliyorum. Bu yüzden yolculuğunu tamamlaman için yine şans vereceğim.
Yolculuğunu tamamladı ve doğduğu sulara geri döndü.
Vaaay… Zaman yolculuğunu hissediyorum!
Bu gazetecinin senin Tayland yolculuğunu öğrenmiş olması çok büyük bir problem.
Kaderim, yolculuğunu tamamlayan… bir yolcununki olacak.
Yaraların nedeniyle zaman yolculuğunu kaldıramazdın o yüzden sana da bunu yapıyorum.
Neden bana yolculuğunu anlatmıyorsun?
Ve bu kitap onun idama kadar olan yolculuğunu anlatır.
Bir dolara hayatının yolculuğunu yaşa.
Çünkü devriye derken bara doğru araba yolculuğunu kast ettim.
Ne yani, Colonial Williamsburga gece yolculuğunu kaçırır mıydın?
Dünyanın en büyük hava aracı ilk yolculuğunu yaptı.
Muhtemelen bu saate kadar zaman yolculuğunu açıklamaya çalışıyordur.
Evet, ilk grubun Balibo yolculuğunu ben ayarladım.
Sloaneın ağımıza girmesiyle Kahin Beş, Sydneyin Nepale yolculuğunu öğrendi.
Ölüm döşeğindeyken Aimard ile olan yolculuğunu yazdırdı.
Arkadaşlar, size iki kelimem olacak. Zaman yolculuğunu düşünün.
Piramit yapımını, uzay yolculuğunu ölülerimizin Abbott
Lanet olası zaman yolculuğunu icat ettik! Neden bunu zilyonlarca dolara Richard Bransona satmıyoruz?
en yorucu yolculuğunu, bugüne kadar rastladığım en baş belası kişiyle yaptım.