KLEINE PAUSE - Turkce'ya çeviri

biraz ara
eine kleine pause
kurz pause
eine auszeit
küçük bir mola
kleine pause
küçük bir ara verelim
kısa bir ara
eine kurze pause
eine kleine pause
um eine kurze unterbrechung
kurz unterbrechen

Kleine pause Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Benötigen Sie eine kleine Pause, gibt es Parks in der Nähe.
Biraz mola gerekiyorsa, yakınlarda parklar vardır.
Hier macht der Fahrer offensichtlich eine kleine Pause.
Sürücüler burada ufak bir mola vererek dinlenebilir.
Im Oktober machen wir eine kleine Pause.
Ağustos ayında küçük bir mola veriyoruz.
Machen wir eine kleine Pause.
Sanırım küçük bir ara versek hepimiz için iyi olacak.
Könnten wir eine kleine Pause einlegen?
Ufak bir ara verebilir miyiz,?
Machen wir'ne kleine Pause.
Burada küçük bir mola verelim.
Aber deshalb brauche ich dringend eine kleine Pause.
Ve bunun için küçük bir araya ihtiyacımız olduğunu düşünüyorum. Ne demek küçük bir ara?
Wir werden dich jetzt auf die Säuglingsstation bringen, Schätzchen. Mommy und Daddy brauchen eine kleine Pause.
Annen ve baban biraz uyurken biz sana biraz hemsire sekerinden vereceğiz.
Sie kann alle Haarsträhnen probieren, aber in dünnen Haaren kann sie nur eine kleine Pause machen.
Tüm saç telleri için denenebiliyor, yalnız ince telli saçlarda biraz kırılma yapabiliyor.
Ich schlage vor, dass Sie beide eine kleine Pause einlegen und Ihre Vorgesetzten in Washington anrufen, wenn Sie irgendwelche Fragen haben.
İkinize de biraz ara verip sorunuz varsa… Washingtondaki amirlerinizi aramanızı öneririm.
Nur eine kleine Pause.
Sadece, ufak bir mola verdim.
Nur eine kleine Pause.
Küçük bir mola verdik.
Er braucht eine kleine Pause.
Biraz molaya ihtiyacı var.
Ok! Eine kleine Pause!
Tamam! Beş dakika mola!
Hey, hey, kleine Pause?
Hey, mola vermek ister misin?
Im Café ist eine kleine Pause möglich.
Buradaki kafede kısa bir mola vermeniz mümkündür.
Ich fühle mich wie eine kleine Pause.
Sanki küçük bir mola vermiş gibi hissediyorum.
Eine kleine Pause tut uns gut.
Bir aranın hepimize iyi geleceğine eminim.
Es wird Zeit für eine kleine Pause.
Kısa bir ara zamanı.
Vielleicht sollten wir eine kleine Pause einlegen.
Belki de kısa bir ara vermeliyiz.
Sonuçlar: 155, Zaman: 0.0445

Kelime çeviri

En çok sorulan sözlük sorguları

Almanca - Turkce