NANNTE - Turkce'ya çeviri

dedi
also
sagen
hm
nennen
doch
huh
heißt
bedeutet
meinst
adını
name
aad
ad.
vorname
bezeichnung
ist
nennt
çağırdı
rufen
einladen
holen
nennen
beschwören
herbeirufen
vorzuladen
einzuberufen
anfordern
isimli
namen
nennen
bezeichnung
titel
vorname
deyimiyle
redewendung
idiom
phrasen
sprichwort
hitap ederdi

Nannte Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Er nannte sie"heilig".
Onlara kutsanmış derdi.
Der Sheriff nannte dich Deputy.
Şerif sana Şerif Yardımcısı dedi.
Er nannte mir diesen Ort.
Beni buraya kendisi çağırdı.
Nach dem Marsch in Washington nannte das Time Magazine King seinen"Mann des Jahres".
Washingtonda Martı takip eden Time dergisi, Kingi'' Yılın Adamı'' olarak adlandırdı.
damals Vize-Außenminister, nannte Richard Armitage die Hisbollah"das A-Team" der Terroristen.
Yardımcısı olan Richard Armitage, Hizbullahı“ teröristlerin A takımı” olarak nitelendirdi.
Mit 20 Jahren beendete er sein erstes größeres Werk, das hebräische Wörterbuch, das er Agron nannte.
Yaşında, ilk büyük çalışması olan Agron isimli sözlüğünü bitirdi.
Seine Relativitätstheorie nannte. was Einstein.
Einstein buna görecelik kurami adini vermisti.
Ich war zu dem geworden, was der Aufseher der Strafanstalt in Michigan"den Schlimmsten der Schlimmsten" nannte.
Ben sonuç olarak Michigan Hapishanesindeki gardiyanın deyimiyle'' beterin beteri'' olmuştum.
So nannte Vincent ihn.
Vincent, babana böyle derdi.
Und ich war es auch, der die Weltlinie, die wir erreichen wollen, Steins;Gate" nannte.
İdeal dünya çizgisine'' Steins Gate adını da ben verdim.
Er nannte Mutter etwas Besonderes.
O, annem için özel biri dedi.
Er nannte die globale Erwärmung fälschlicherweise in einem 2012 tweet.
O ünlü küresel ısınma sahte çağırdı 2012 tweet.
Emanuel Lasker(1868-1941)- Tal nannte ihn einst den größten Schachspieler aller Zeiten.
Emanuel Lasker( 1868-1941)- Tal onu tüm zamanların en iyi oyuncusu olarak adlandırdı.
Japans Ministerpräsident Naoto Kan nannte Medwedews Besuch"sehr bedauerlich".
Japonya Başbakanı Naoto Kan, Medvedevin bu ziyaretini çok üzücü olarak nitelendirdi.
Nannte mich einen selbstgerechten Narren, und sie hat recht.
Bana kendini beğenmiş aptal dedi ve haklı.
Er nannte diesen Komplex den Hypoxia Inducible Factor(HIF).
Kendisi buna hypoxia-inducible factor( HIF) adını verdi.
Eric nannte das seine Sammlerstücke.
Eric bunlara kolekisyonu derdi.
Nein. Wer nannte dich einen Verlierer?
Hayır, hayır. Sana kim ezik dedi,?
Manchmal überwältigen die Kräfte der Finsternis das, was Lincoln die besseren Engel unseres Wesens nannte.
Bazen karanlık taraf üstün gelir. Lincolnun deyimiyle'' Doğamızın daha iyi melekleri.
Madam, diese Stadt gibt es bereits… seit Adriaen van der Donck sie 1655 Sleeper's Haven nannte.
Bu kasaba Adriaen van der Donck 1655te buraya'' Sleepers Haven'' adını verdiğinden beri var bayan.
Sonuçlar: 584, Zaman: 0.0887

En çok sorulan sözlük sorguları

Almanca - Turkce