CALCULATING - Turkce'ya çeviri

['kælkjʊleitiŋ]
['kælkjʊleitiŋ]
hesaplanıyor
account
check
math
bill
answer
tab
reckoning
bank
cheque
calculus
hesaplayan
calculates
çıkarcı
manipulative
mercenary
calculating
self-seeking
self-interested
profiteer
venal
hesap
account
check
math
bill
answer
tab
reckoning
bank
cheque
calculus
hesaplanması
account
check
math
bill
answer
tab
reckoning
bank
cheque
calculus
hesaplı
account
check
math
bill
answer
tab
reckoning
bank
cheque
calculus
hesaplamak için
to calculate
to compute
for calculation
to figure out
to account for

Calculating Ingilizce kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Calculating… no. Calculating, yes.
In 1642, while still a teenager, he started some pioneering work on calculating machines.
Yılında gençliğine rağmen hesap makineleri üzerinde bazı çalışmalara öncülük etmiştir.
So cold and calculating of her.
Bu… çok soğuk ve hesaplı bir davranış.
Calculating, yes. Calculating, no.
Hesaplanıyor, evet. Hayır. Hesaplanıyor.
A minister of the crown… and he's never seen a calculating machine before.
Devletin bakanı ve hayatında hesap makinesi görmemiş.
He's thorough, intelligent, and calculating.
Adam titiz, zeki ve hesaplı.
Calculating route to secure location.
Güvenli bir lokasyon yolu hesaplanıyor.
I'm just saying maybe these guys could do a little more calculating.
Demek istediğim belki de bu arkadaşlar biraz daha hesap yapmalı.
Window integrity 31%. Calculating.
Cam sağlamlığı% 31.- Hesaplanıyor.
Six minutes. Calculating now.
Altı dakika. Şimdi hesaplanıyor.
Calculating now. Six minutes.
Altı dakika. Şimdi hesaplanıyor.
Okay, calculating travel time based on current speed. Good luck.
Size iyi şanslar. Tamam, şimdiki hızımıza göre seyahat zamanı hesaplanıyor.
Ready to go. Calculating route.
Gitmeye hazır. Rota hesaplanıyor.
Calculating route. Ready to go.
Gitmeye hazır. Rota hesaplanıyor.
Calculating new route.
Yeni rota hesaplanıyor.
It was dishonest, calculating and ruthless.
Dürüstçe değildi. Hesaplanmış ve acımasız bir hareketti.
That will be $46, sir, calculating the drachma at 29.7 and.
Drahmiyi 29.7den hesaplarsak, 46 dolar efendim.
To whom did you introduce that calculating woman?
Peki bu hesapçı kadını kiminle tanıştırdınız?
It was dishonest, calculating, and ruthless.
Hesaplanmış ve acımasız bir hareketti. Dürüstçe değildi.
Calculating the remaining oxygen… Amanda's got about nine hours to live.
Kalan oksijeni hesaplarsak Amandanın yaklaşık dokuz saati var.
Sonuçlar: 260, Zaman: 0.0974

En çok sorulan sözlük sorguları

Ingilizce - Turkce