I CAN'T THINK - Turkce'ya çeviri

[ai kɑːnt θiŋk]
[ai kɑːnt θiŋk]
düşünemiyorum
i can't think
i can't imagine
i don't think
i'm not thinking
i can't see
i don't imagine
düşünemem
i can't think
i can't
i wouldn't think of
i won't think
i wouldn't dream of
düşünemiyorum ben
acaba
i wonder
would
can
please
maybe
uh
think
may
hiçbir şey düşünemiyorum
i can't think of anything
olabileceğini sanmıyorum
olabilecek kişileri hatırlamak için beynimi zorluyorum ama aklıma
düşünebilirsin özür dilerim ben düşünemiyorum
bir şey düşünemiyorum
i can't think of anything
i can't imagine anything
ben mi bu iş için daha iyi birini düşünemiyorum

I can't think Ingilizce kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
I can't think anymore, George. Think!.
Daha fazla düşünemiyorum, George!
I can't think Of anything.
Hiçbir şey düşünemem.
I can't think about it. What's the Quickening?
Hızlandırma'' nedir? Bunu düşünemem.
Than the only one I trust. I can't think of a better person to do it.
En güvendiğim insandan başka bunu yapacak birini düşünemem.
I can't think about that now, Sam.
Şimdi onu düşünemem Sam.
But what things? I can't think of 27 things on a car?
Bir arabada 27 şey düşünemem. -nelermiş?
I can't think of him as a man.
Onu bir erkek olarak düşünemem.
I can't think of a better place to do this than out here in Mother Nature.
Bunu Tabiat Ananın kucağında yapmaktan daha iyisini düşünemem.
I can't think of a better person to do it than the only one I trust.
En güvendiğim insandan başka bunu yapacak birini düşünemem.
I can't think of anyone I would rather be disturbed by, my dear.
Rahatsız edilmeyi tercih edeceğim başka birini düşünemem, tatlım.
No, no, I can't think of any.
Hayır, hayır, ben düşünemiyorum.
I can't think for you.
Ben düşünemem senin adına.
I can't think of a three.
Üç için bir şey düşünmedim.
I can't think of anything better.
Aklıma daha iyi bir şey gelmiyor.
I can't think when I'm hungry.
Açken hiç düşünemem ben.
I can't think of anything either.
Benim de aklıma bir şey gelmiyor.
I can't think if you're.
Bunu düşünemem, eğer sen.
Doesn't mean I can't think they're sexy.
Seksi olduklarını düşünemeyeceğim anlamına gelmez bu.
Mom, I can't think of anyone else.
Anne! Artık aklıma başkası gelmiyor.
I can't think of anything else, I like what I do, Liv.
Başka bir şey düşünemiyorum. Olduğum şeyi seviyorum, Liv.
Sonuçlar: 453, Zaman: 0.1007

Kelime çeviri

En çok sorulan sözlük sorguları

Ingilizce - Turkce