I CAN'T EVEN THINK - Turkce'ya çeviri

• düşünemiyorum bile

I can't even think Ingilizce kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

I can't even think about that right now.
Şu anda bunu düşünemem bile.

I can't even think of any other way to describe it except I just have this sense.
Bu hisleri söylemem dışında bunu tanımlamak için başka bir yol düşünemiyorum bile.

I can't even think how to retort to something as ridiculous as turning down a body we have gone to such extremes to find.
O kadar zorluklarla bulduğumuz bedeni, kabul etmeme gibi bir saçmalığı nasıl rapor edeceğimi düşünemiyorum bile.

I couldn't even think about it.
Bu konuda düşünemiyorum bile.

I cannot even think of being tired of what.
Yaptığım şeyden yorulacağımı düşünemiyorum bile ve.

But I cannot even think about what you are suggesting.
Önerdiğin şeyi ben bile aklıma getiremezdim.

I couldn't even think of that.
Ben bile düşünemezdim bunu.

I couldn't even think.
Bende, bilmiyordum ki düşünemedim düşünemedim.

At a certain point, I couldn't even think, let alone be funny.
Bir noktadan sonra, komik olmayı bırak, doğru dürüst düşünemiyordum bile.

I can't even think.
Ben yemek yemeyi bile süşünemiyorum.

I can't even think straight.
Doğru düzgün düşünemiyorum bile.

I can't even think about him.
Onun hakkında düşünemiyorum bile.

I can't even think about that.
Bunun hakkında düşünemiyorum bile.

I can't even think about sex.
Seks hakkında düşünemiyorum bile.

I can't even think right now.
Şu anda düşünemiyorum bile.

I can't even think of eating.
Şuan yemeği düşünemiyorum bile.

I can't even think of somebody.
Kim olabileceğini tahmin bile edemiyorum.

Jimmy, I can't even think straight.
Jimmy, düzgün düşünemiyorum bile.

I can't even think of making dinner.
Yemek yapmayı düşünemiyorum bile.

But I can't even think about it.
Ama ben düşüncesine bile katlanamıyorum.