Hala Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Ama ortağı hala parasını istiyordu.
Ama o hala sizin kardeşiniz.
Onu hala çok seviyorum.
Emma Hala ölmüş.- Evet?
Hala kendi hikayemi bulamadım.
Çocuklar hala evde.
Hala Kamboçyada olduğunu yazmış.
Bu hala birbirimize yardım edemeyeceğimiz anlamına gelmiyor.
Ama o hala bir katil.
O hala genç bir adam
Hala bu aptan oyunu oynadığına inanamıyorum.
May hala, o Ben amcayı öldürdü.
Hala çalışıyorum, değil mi? İmkansız.
Ben hala bir ogreyim!
Ellerim hala ıslak. Anne?
Emmaya karşı hala hislerim var.
Planımız hala IO roketini Jupiter yörüngesine… kinetik ayrıştırıcı olarak sokmak.
Ve hala yaşıyor! Sen… yaşlı!
Kan hala taze.
Ben hala buyum.