Hoş ama Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Çok hoş ama gerçekten buraya gelip beni kontrol etmene gerek yok.
Aksanın hoş ama aristokrat olduğunu sezebiliyorum.
Küçük balerinim hoş ama biraz sıkıcı.
Bak Puck, bütün bunlar çok hoş ama.
Çok hoş ama ben kitaptakini seviyorum.
Bunu söylemen çok hoş ama… Çok seviliyorsun.
Çok hoş ama senden alıntı yapacağım.
O çok hoş ama kırılgan bir kadındır.
Bu çok hoş ama çıkışta yeğenimi almam gerek.
Bu çok hoş ama üzerinden geçmem gereken bir ton kalkış kaydı var.
çok hoş ama Yunan değil, bir yabancı.
Bu çok hoş ama.
Modern ve çok hoş ama küçük Outlet Merkezi bazı markalar buluyor.
Biz hoş ama olaysız zaman sunuyoruz.
Eksiler: Personel çok büyük ölçüde habersiz; hoş ama habersiz.
Hoş ama boş bi dünya.
Bu çok hoş ama unutmayalım, görevimiz bilgisayar çalmak değil, Demeterı serbest bırakmak.
Hoş ama anonim. Evet.
Bu çok hoş ama olmaz.
Senin için yeni, hoş ama biraz bağımlılık yaratan bir oyunumuz var.