Iznim yok Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Ama benim kasabaya gitme iznim yok.
Reçete yazmak için iznim yok.
Ne yazık ki, onun DNAsını alma iznim yok.
Bunu konuşmak için iznim yok.
Ama benim zor soruları sormaya iznim yok.
Olumsuz. Hiçbir şekilde iznim yok.
Benim sürme iznim yok.
Yönetim olarak sendika hakkında konuşma iznim yok.
Genişletilmiş soruşturmaların detaylarını açıklama iznim yok.
Seni arama iznim yok.
Çünkü sana söylemeye iznim yok.
İstersen kal. Hayır, NSA programlarını kullanma iznim yok.
Benim… benim iznim yok.
Artık dondurma yemeye iznim yok.
Hayır, herhangi bir ürünü adıyla onerme iznim yok, hayır.
Seninle konuşmaya iznim yok.
Hayir, inis iznim yok.
Spontane ziyaretçi alma iznim yok.
Benim tıbbi dosyalara ve doktorların isimlerine erişim iznim yok.
Yemek karşılığı. Kübada çalışmak için iznim yok.