Problemini Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
En Yaygın 7 Kitty Çöp Problemini Çözme.
Ama baksana. En azından yaratık problemini çözdük.
Android artık güncelleme problemini çözmeli.
Inzwischen muss Android seine eigenen Probleme lösen.Ne var?- Sanırım senin problemini anladım.
Ich habe gerade rausgefunden, was dein Problem ist.Bu şekilde pek çok fizik problemini çözmek mümkün olmuştur.
Damit kann man schon viele physikalische Probleme berechnen.Ve beni öldürmek, en büyük problemini çözmez.
Und mich zu erschießen wird nicht dein größeres Problem lösen.Apple batarya süresi problemini çözüyor.
Apple räumt Probleme mit Batterielaufzeit ein.Doktorun Holografik projektör projektör problemini düşünüyordum.
Das Problem mit den holographischen Projektoren des Arztes.Kendisi değil başkaları çözüyor problemini.
Nicht Du, sondern die anderen werden deine Probleme lösen.Sinemayı, ya da şu fizik problemini etkileyecektir.
Oder Filme oder dieses physische Problem.Kilolu bir chihuahua bir çok sağlık problemini bir arada yaşayabilir.
Ein Chihuahua kann bei zu starker Anstrengung gesundheitliche Probleme bekommen.Peki bu bilgi kutuplaşması problemini nasıl çözeceğiz?
Wie können wir das Problem der Wissenspolarisierung lösen?Biz aslında bu kişilerin problemini çözmemiş olacağız.
Wir lösen diesen Menschen nicht deren Probleme.senin problemini çözeceğini düşünüyor.
meine Software würde deine Probleme lösen.Ertesi gün Michael, Gobla olan problemini konuşmak için anne ve babasıyla görüşmeye gitti.
Später fuhr Michael zu seinen Eltern… um ihnen von den Problemen mit Gob zu berichten.Kafa karışma problemini çözdüğüne sevindim.
Bu ilaç saç dökülmesi problemini başarılı bir şekilde giderir.
Dieses Medikament bekämpft erfolgreich das Problem Çinin nüfus problemini hepimiz biliyoruz.
Sanırım Erektion problemini bir kereliğine çözmek istiyorsun.
Ich gehe mal davon aus, Sie wollen das Erektionsproblem ein für allemal lösen.Modern İşitme Problemini Kimse Dinliyor.
Niemand Hört Auf Das Problem Des Modernen Hörens.
