SAHIBI - Almanca'ya çeviri

Besitzer
sahibi
ev sahibi
bir sahibi
mal sahibi
Eigentümer
sahibi
ev sahibi
bir sahibi
haben
var
sahip
almak
hiç
zaten
şey
yapmak
olmalı
elimizde
buldun
gehört
içerir
sahip
arasında
dahil
bir parçası
üyesi
besitzt
sahip
var mı
vardır
sahibi olmak
elinde
Inhaber
sahip
sahibi misiniz
bekommen
almak
alabilirsiniz
sahip
alacak
alıyor
alabilir
alır
elde
alabilir miyim
istiyorsunuz
Wirt
konak
taşıyıcı
ev sahibi
konukçu
hancı
bir ev sahibi
meyhaneci
hat
var
sahip
almak
hiç
zaten
şey
yapmak
olmalı
elimizde
buldun
besitzen
sahip
var mı
vardır
sahibi olmak
elinde
gehören
içerir
sahip
arasında
dahil
bir parçası
üyesi
gehörte
içerir
sahip
arasında
dahil
bir parçası
üyesi
habe
var
sahip
almak
hiç
zaten
şey
yapmak
olmalı
elimizde
buldun

Sahibi Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Tek sahibi benim.
Ich bin alleiniger Besitzer.
Sahibi buraya getirtti cidden.
Der Eigentümer ist wirklich gekommen.
Çocuk sahibi olmayacakları ortada.
Sie werden nie Kinder haben.
Anlaşmamıza göre oranın yüzde 50 sahibi benim, veto hakları ile.
Laut unserem Abkommen bin ich 50%iger Inhaber mit Vetorecht.
Sahibi de oteller zinciri olan bir iş adamıdır.
Er ist Geschäftsmann und besitzt eine Hotelkette.
Sahibi kapatmak istiyor.
Der Wirt will zuschließen.
Bebek sahibi olabilir miyim… Olamaz mıyım?
Kann ich ein Kind bekommen oder nicht?
Bu ülkenin sahibi kim?
Wem gehört dieses Land?
Sahibi, iki adam ve bir kadın.
Den Besitzer, zwei Männer und eine Frau.
Kuaförün sahibi hakkında ne biliyoruz?
Was wissen wir über den Eigentümer des Salons?
Bu telefon numarasının sahibi hakkındaki fikriniz çok değerli.
Ihre meinung über den inhaber der telefonnummer ist sehr wertvoll.
Paula sahibi ve kocası ile birlikte Sinema Detroit çalışır.
Paula besitzt und betreibt Kino Detroit zusammen mit ihrem Mann.
Cesaret sahibi olmak diğeri için çok ilham verici.
Mut haben ist so inspirierend für den anderen.
Zevk sahibi adam.
Der Mann hat Geschmack.
Sahibi alıştı bu volkanla yaşamaya.
Der Wirt, der diese Kellerluft gewöhnt.
Şirketin sahibi benim ama Evet canım.
Mir gehört die Firma, aber… Ja, meine Liebe.
Yani çocuk sahibi olabiliyor musunuz?
Sie können Kinder bekommen, ja?
Sahibi Paul Mackintosh öldü, herkes biliyor.
Man weiß, der Besitzer Paul Mackintosh starb.
Arabanın yeni sahibi olarak konuşursam, sorunu küstahlık olarak değerlendiririm.
Als neuer Eigentümer betrachte ich Ihre Frage als impertinent.
Bir lokanta sahibi olduğunuzu varsayalım.
Sie sind Inhaber eines Restaurants.
Sonuçlar: 6265, Zaman: 0.041

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca