A DAUGHTER in Turkish translation

[ə 'dɔːtər]
[ə 'dɔːtər]
bir kız
girl
daughter
chick
gal
bir kızım
girl
daughter
chick
gal
bir kizim
a daughter
a girl
bir kızı
girl
daughter
chick
gal
bir kızın
girl
daughter
chick
gal

Examples of using A daughter in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
She just lost a daughter.
Zaten bir kızını kaybetti.
It is nice to have a daughter again.
Bir kızının olması ne güzel.
And she was taken by Apex, just like you. We had a daughter.
Bizim bir kızımız vardı… ve Apex tarafından alındı, aynı senin gibi.
They had a daughter, Samantha, last year. Melissa?
Geçen yıl bir kızları olmuştu, Samantha. Melissayla buluşmamızı hatırlıyor musun?
Officer Mehta… He lost a son and a daughter.
Komiser Mehta bir kızını ve bir oğlunu kaybetti.
You have got a daughter at Highfield Comprehensive, right?
Highfield Comprehensiveda bir kızınız var değil mi?
That's the difference between raising a son and a daughter.
İşte bir kızla bir oğlan yetiştirmek arasındaki fark bu.
Between raising a son and a daughter. Well, that's the difference.
İşte bir kızla bir oğlan yetiştirmek arasındaki fark bu.
I didn't even know you had a daughter.
Bir kızının olduğunu bile bilmiyordum.
She's shown me what it's like to have a daughter. In many ways.
Birçok yönden. Bana bir kıza sahip olmanın nasıl olduğunu gösterdi.
You do not deserve a daughter.
Bir kıza layık değilsin.
And twin two-year-old boys. We have got a daughter Ally.
Bir kızımız, Ally… Ve 2 yaşında ikiz erkek çocukşarımız var.
But we have a daughter, and I don't want a stranger taking care of her.
Ama bir kızımız var ve ona bir yabancının bakmasını istemiyorum.
Like the movie star. we have got a daughter, doris day.
Bir kızımız var, Film yıldızı Doris Day e benziyor.
We have got a daughter, doris day, like the movie star.
Bir kızımız var, Film yıldızı Doris Day e benziyor.
You should be ashamed of having a daughter like her.
Onun gibi bir kıza sahip olduğun için utanmalısın.
We had a daughter, and you took her from us.
Bir kızımız vardı ve sen de onu bizden aldın.
Nimue… any mother would treasure a daughter like you.
Senin gibi bir kızla gurur duymayacak anne yok. Nimue.
Any mother would treasure a daughter like you. Nimue.
Senin gibi bir kızla gurur duymayacak anne yok. Nimue.
We're so thankful to have a daughter like you. Yes, I did.
Senin gibi bir kızımız olduğu için minnettarız. Evet.
Results: 4138, Time: 0.0328

Word-for-word translation

Top dictionary queries

English - Turkish