Examples of using Block in English and their translations into Turkish
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
You need him discredited, so he can't block my exoneration, right?
We're gonna block that baby's pulmonary artery for 30 minutes.
Because I used one Hooli computer to test and modify one block.
Hepsi tek bir bloğu değiştirip denemek için Hooli bilgisayarı kullandım diye.Get in the truck. Block the road.
Block'im! Come on, Jack!
Block the Tunnel. COPY.
She said she was making Kunafa, so I sent her to the Lebanese place down the block.
and then block his number so he can't yell at you.
Everybody with an agenda in this game has played me up and down the block.
Bu oyunda çıkarı olan herkes beni kullandı ve engel oldu.I'm very sorry, but she has a block on the line.
Çok üzgünüm ama hattını bloke etmiş.Circle the block again.
You can hold one block, can't you?
Bir bloğu koruyabilirsin, değil mi?I said block with your left, not your right!
Solunla blokla dedim, sağınla değil!This way! Block the door quickly!
Kapıyı çabuk kapat! Bu taraftan!And give an order to check all passing cars. Block them all.
Hepsini kapatın ve geçen arabaları kontrol etmeleri için emir verin.at least block my view.
bari görüşümü engelle.He put a block on my avatar.
Avatarıma bir engel koydu.in a building down the block. A little girl.
ağladığını, sokağın aşağısındaki bir evden.Cole even stole cable from the no-tell motel down the block.
Cole binanın aşağı tarafındaki motelden kaçak telefon bile çekmişti.
