DIGS in Turkish translation

[digz]
[digz]
kazılar
digging
goose
excavation
drilling
excavating
scrape
scratch
the diggings
kazıyor
scraping
to scratch
to imbed
kazmaz
dig
excavate
a shovel
kazacak
to dig
to drill
we got
kazıp
dig
and
VX-1
kazar
dig
those guys , they dig up
kasar
qazar
kazıları
digging
goose
excavation
drilling
excavating
scrape
scratch
the diggings
kazı
scraping
to scratch
to imbed
kazılarında
digging
goose
excavation
drilling
excavating
scrape
scratch
the diggings
kazılarından
digging
goose
excavation
drilling
excavating
scrape
scratch
the diggings
kazmış
dig
excavate
a shovel

Examples of using Digs in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
He who seeks revenge digs two graves, Barry.
İntikam arayan kişi iki mezar kazar Barry.
Caveman digs his hole just like everyone else. Excuse me?
Mağara Adamı da diğerleri gibi çukurunu kazıyor. Affedersin?
Living in theatrical digs, hand to mouth.
Tiyatro kazılarında yaşamak, elden ağıza.
She would found something, on one of her digs in Lost America.
Annem, Kayıp Amerikadaki kazılarından birinde bir şey bulmuştu.
Six archaeological digs since the war. You have been busy.
Savaştan bu yana altı arkeolojik kazı. Meşgulmüşsünüz.
Well, I miss the digs.
Yani, kazıları özlüyorum.
Caveman digs his hole just like everyone else. Excuse me?
Mağa ra Ada mı da herkes gibi çukur kazıyor. Afedersin?
On one of her digs in Lost America. She would found something.
Annem Kayıp Amerikadaki kazılarında bir şey buldu.
On one of her digs in Lost America. She would found something.
Annem, Kayıp Amerikadaki kazılarından birinde bir şey bulmuştu.
Do it.- Well, if it is Manassas, I have had several digs there.
Yap.- Manassastaysa,… orada birkaç kazı yapmıştım.
He takes him out back… digs a grave, tosses the body in piece by piece.
Onu arkaya taşımış, mezarı kazmış, parça parça gömmüş.
On one of her digs in Lost America. She would found something.
Annem Kayıp Amerika… kazılarından bir şey bulmuştu.
I guess he digs it.
Sanırım o, kazı yapıyor.
Caveman digs his hole just like everyone else.
Mağara Adamı da diğerleri gibi çukurunu kazıyor.
How do you like your new digs?
Yeni kazılarını nasıl buldun?
Governments are ambushing any new digs, any findings.
Hükümetler yeni kazılara, bulgulara pusu kuruyorlar.
I spent just about every summer with him on digs as a kid.
Çocukken her yazımı onlarla birlikte kazılarda geçirdim.
Probably digs a deep hole.
Herhalde derin bir çukur kazmalı.
Probably digs a deep hole. I don't know.
Herhalde derin bir çukur kazmalı.- Bilmiyorum.
If you want the digs, you have to pay premium.
Yerleri istiyorsan premium ödemen lazım.
Results: 127, Time: 0.0825

Top dictionary queries

English - Turkish