EVERYTHING IS CONNECTED in Turkish translation

['evriθiŋ iz kə'nektid]
['evriθiŋ iz kə'nektid]
her şey bağlantılıdır
her şey birbirine bağlı
her şeyin birbirine bağiı olduğunu
herşey birbirine bağlı
her şey bağlantılı
her şey birbirine bağlıdır

Examples of using Everything is connected in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Phil says that everything is connected.
Phil herşeyin ilişkili olduğunu söyler.
With a massage, everything is connected.
Bir masaj ile, herşey yerine oturur.
Everything is connected.
Her şey bağlı.
Everything. How everything is connected.
Her şeyin nasıl bağlantılı olduğunu. Her şeyi.
Nothing. Everything is connected. But you just said.
Her şey bağlantılıdır.- Hiçbir şey.- Daha demin dedin ki.
We are a whole and everything is connected.
Biz bir bütünüz ve her şey birbiri ile bağlı.
Tommy, Tommy, everything is connected and everything matters.
Tommy, Tommy, her şey bağlıdır ve herşey önemlidir.
Because everything is connected.
Çünkü her şey birbiriyle bağlantılı.
The princess, the monster, everything is connected.
Prenses, canavar, herşey birbiriyle ilişkili.
Nothing exists in and of itself; everything is connected.
Hiçbir şey yoktan var olmaz, her şey birbirine bağIıdır.
Today in our modern world, because of the Internet, because of the kinds of things people have been talking about here, everything is connected to everything..
Bugünkü modern dünyamızda, Internet yüzünden, insanların burada konuştuğu tarz şeylerden, her şey birbirine bağlı.
I know that everything is connected, and the scar that runs the length of my torso is the markings of the earthquake.
Her şeyin birbiriyle bağlantılı olduğunu biliyorum ve gövdemi baştan aşağıya geçen bu yaranın bir depremin kalıntıları olduğunu..
The smallest actions can have global consequences. And on a world where everything is connected.
En ufak bir eylemin küresel neticeleri olur. Her şeyin bağlantılı olduğu bir dünyada.
so that our environment-- kind of in that ubiquitous computing sense-- our environment becomes the Web. Everything is connected.
makinenin parçası olacak, yani çevremiz-- şu her yerde bulunabilen bilgisayar mantığı-- çevremiz tamamen Web olacak. Her şey bağlantılı.
I do. Everything's connected.
Düşünüyorum. Her şey bağlantılı.
It's modern, everything's connected.
Modern işte! Her şey birbirine bağlı.
All along the line. Everything's connected.
Her şey bağlantılı. Hepsi aynı hatta.
Never forget. Everything's connected.
Her şey birbirine bağlıdır. Bunu hiç unutma.
Everything's connected all along the line.
Her şey bağlantılı. Hepsi aynı hatta.
It's like suddenly everything's connected.
Aniden her şey birbirine bağlı gibi.
Results: 46, Time: 0.0492

Word-for-word translation

Top dictionary queries

English - Turkish