Examples of using For creating in English and their translations into Turkish
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
They praise you for creating a modern state from an ancient feudal society.
Eski bir ortaçağ toplumundan modern bir Türk devleti yarattığın için seni göklere çıkarıyorlar.You feel guilty for introducing him to magic, for creating John Constantine.
Onu büyüyle tanıştırdığın We blame all kinds of people for creating monsters.
Canavarlar yarattıkları için her türlü insanı suçluyoruz.God forgive us for creating this.
Bunu yarattığımız için tanrı bizi affetsin.It's achieved consciousness! God forgive us for creating this!
Onu yarattığımız için Tanrı bizi affetsin. Bilinç kazandı!These, along with relatively warm temperatures, are the essential ingredients for creating life.
Bunlar ve nispeten ılık sıcaklıklar, yaşamın oluşması için gerekli durumlardır.Must go to the Parks Department. But any proposal for creating a park.
Ama park yeri yapımı ile ilgili öneriler için… Park-Yeri Bölümüne başvurulur.But any proposal for creating a park goes to the Parks Department.
Ama park yeri yapımı ile ilgili öneriler için… Park-Yeri Bölümüne başvurulur.And come up with the perfect formula for creating art. I'm such a control freak that I would always love to sit down.
Sanat yaratmak için mükemmel formülü bulmaya çalışırım. O kadar kontrol manyağıyım ki her oturduğumda.KFloppy cannot find any of the needed programs for creating file systems;
A Trill science team is coming to the station to conduct field tests on experimental techniques for creating artificial wormholes.
İstasyona Trill bilim ekibi geliyor sanal solucan delikleri yaratmak için, deneysel tekniklerin saha denemelerini yapacaklar.The first commercial computer software specifically intended for creating WYSIWYG presentations was developed at Hewlett Packard in 1979
WYSIWYG sunumları oluşturmak için özel olarak tasarlanan ilk ticari bilgisayar yazılımı 1979da Hewlett-Packardda geliştirildidelegation representative General Karl Lamers urged Kosovo's leaders to"work for creating a multiethnic society.
Berişa ile yaptığı görüşmede, Kosovalı liderleri'' çok ırklı bir toplum yaratmak için çalışmaya'' çağırdı.Tell me, when you were in business school… what model did they teach you for creating a franchise?
Şirket bayiliği oluşturmak için hangi örneği gösterdiler size? Söylesene, sen işletme okurken?However, the user interface has been criticized for creating a hybrid widget that looks like a plain button but acts like a pop-up menu.
Ancak, kullanıcı arayüzü sade bir düğme gibi görünen, ama bir pop-up menü gibi davranan bir hibrid aracını yaratmak için eleştirilmiştir.Profound piece of work to date… A Woman Robbed. So in many ways I have to thank the thief for creating my most.
This is done in much the same way that a physical standard might be described as a set of procedures for creating a realization of that standard.
Bu çok daha fazla fiziksel bir ölçüttür, bu standardın bir gerçekleşme oluşturmak için prosedürlerin bir dizisi olarak tarif edilebilirliği aynı şekilde yapılır.Ajax, shorthand for"Asynchronous JavaScript and XML", is a web development technique for creating web applications.
Asynchronous JavaScript and XML sözcüklerinin kısaltması olan Ajax, etkileşimli( interaktif) web uygulamaları yaratmak için kullanılan bir web programlama tekniğidir.Thank you for bringing us to this world for creating the sun, moon and stars to shine on our life.
Bu dünyaya bizi getirdiğin I couldn't live knowing that Dale came from me, that I was somehow responsible… For creating a monster.
Dalei benim doğurduğumu bu yüzden bir canavar yarattığım için bundan sorumlu olduğumu bilerek yaşayamıyordum.
