Examples of using I'm not you in English and their translations into Turkish
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
We been tight since second grade, but I'm not you.
We been tight since the second grade, that's true, but I'm not you.
İkinci sınıftan beri çok sıkıyız ama ben sen değilim.I'm not you, Hugh.
Ben, sen değilim Hugh.Well, I'm not you.
Eh, ben, sen değilim.But I'm not you, Gyp.
Ama ben, sen değilim Gyp.I'm not you, Derek!
Ben, sen değilim, Derek!Because. Lina, I'm not you.
Çünkü Lina, ben, sen değilim.Bineceğim çünkü ben, sen değilim.But the good news is, I'm not you.
Neyse ki ben, sen değilim.Why? Because. Lina, I'm not you.
Çünkü Lina, ben, sen değilim. Neden?I'm not you. I'm a nobody.
Sen değilim. Ben bir hiçim.I'm not you.
Ben, sen değilim.Don't you get it? I'm not you.
Anlamıyor musun? Ben, sen değilim.I'm not you, Mom. Just like I knew you would.
Ben, sen değilim anne. Başarabileceğini biliyordum.All right. I'm not you.
Ben, sen değilim.But I'm not you!
Ama ben, sen değilim!Why? Because. Lina, I'm not you.
Neden? Çünkü Lina, ben, sen değilim.But they will know I'm not you.
Ama siz olmadığımı anlarlar.No, i'm not you.
Hayır, ben sen değilim. Öyle mi?Well, luckily, I'm not you.
Neyse ki ben senin gibi değilim.
