IS STORED in Turkish translation

• depolanır
• saklanır
• depolandığı
• depolandığını

Examples of using Is stored in English and their translations into Turkish

Your location is stored in the image file's metadata. Did you know that every time you take a photo.
Resim dosyasının üst verisinde depolandığını biliyor muydunuz? Çektiğiniz her fotoğrafta bulunduğunuz yerin.

Did you know that every time you take a photo, your location is stored in the image file's metadata?
Resim dosyasının üst verisinde depolandığını biliyor muydunuz? Çektiğiniz her fotoğrafta bulunduğunuz yerin?

where the shield is stored.
Kalkanın depolandığı yerde.

This live scan is digitally processed to create a biometric template(a collection of extracted features) which is stored and used for matching.
Bu canlı tarama, eşleştirmek için saklanan ve kullanılan bir biyometrik şablon( çıkarılmış özellikler topluluğu) oluşturmak üzere dijital olarak işlenir.

as no further charge is stored, and any oxygen that might be generated poses a mechanical
daha fazla yük depolanmaz ve üretilebilecek herhangi bir oksijen hücrenin mekanik

Provides access to an alarm calendar stored in a local directory, in which each calendar item is stored in a separate file.
Her takvim öğesinin ayrı bir dosyada depolandığı yerel bir dizinde depolanmış bir alarm takvimine erişim sağlarName.

which matches the coworkers' statements, and the footage is stored off-site.
Görüntüler kuruluş dışında depolanmış.

She said it's all classified, and all classified intel is stored on Dean's own dedicated server.
Gizli bilgi olduğunu söylüyor. Ve tüm gizli bilgiler Deanin sunucusunda saklanıyormuş.

The concept and the feeling oflove, for instance… is stored in this vast neural net.
Aşk kavramı ve duygusu, örneğin büyük bir nöron ağı içinde depolanmıştır.

the generated power is stored and buffered with a battery.
üretilen güç depo edilecektir ve bataryaya bağlanacaktır.

Where the memory of lilacs is stored inside my brain. Only that exact combination can crack the safe.
Beynimde leylak anılarının saklandığı kasayı yalnızca… tam olarak bu kombinasyon açabilir.

This knowledge is stored in two principal ways… in the whale's genes
Bu bilgiyi iki temel yolla depoluyorlar; Genetik mirasları

Electrical energy is stored during times when production(especially from intermittent power plants such as renewable electricity sources such as wind power,
Elektrik enerjisi, üretim tüketimi aştığı zamanlarda depolanır( özellikle rüzgar gücü, gelgit gücü, güneş gücü gibi yenilenebilir elektrik

Electrical energy is stored in supercapacitors via two storage principles: static double-layer capacitance
Elektrik enerjisi saklanır Süper kapasitörler üzerinden iki depolama ilkeleri:

Spacecraft power is controlled by a redundant Terma power module also used in the"Mars Express" spacecraft, and is stored in four 10-A·h NiCd batteries supplying 28 volts to the bus.
Uzay gücü, Mars Express uzay aracında kullanılan ihtiyaç fazlası Terma gücü tarafından kontrol edilir ve otobüslere 28 volt sağlayan dört 10-A.h NiCd baterileri içinde depolanır.

information is stored, and in fact IBM has shown that,
bilgiler saklanır, ve aslında IBM var Bu

It's an inherent function of the networks that we use today that this data is stored, copied, stored,
Bugün kullandığımız ağların doğaları gereği, bu veriler depolanmakta, kopyalanmakta, depolanmakta, kopyalanmakta, HUB,

For example, if an array of integers is stored in a region of the computer's memory starting at the memory cell with address 3000(the base address),
Tam sayılar bir dizinin bilgisayarın bellek adresi 3000( taban adresi) ile bellek hücreden başlayarak ve her tam sayı dört hücre( bayt) kaplar bir bölgede depolanır Örneğin, daha sonra bu dizinin elemanları bellekte yer almaktadır yerleri 3000,

in KMail's configuration file. The password is stored in an obfuscated format,
parolanız KMail ın yapılandırma dosyalarında saklanır ve güvenli olmayabilir.

Where memory is stored.
Hafızanın depolandığı yere.