IS TRYING in Turkish translation

[iz 'traiiŋ]
[iz 'traiiŋ]
çalışıyor
works
is trying
tryin
çalışan
working
trying
employee
worker
deniyor
to try
to test
çalışırken
work
try
operate
when
run
attempt
study
çabalıyor
try
striving
work
etmeye çalışıyor
is trying
çalışır
work
try
operate
when
run
attempt
study
denedi
to try
to test
deniyormuş
to try
to test
çalışmadığını mı
work
try
study

Examples of using Is trying in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Are you telling me Iconic Cruise Lines is trying to cover up a murder?
Iconic Cruise Linesın cinayetin üstünü örtmeye çalıştığını mı söylüyorsunuz?
One of us is trying.
Birimiz denedi bile.
Every culture is trying to understand itself.
Her kültür kendini anlamaya çalışır.
My former commander is trying to steal them.
Komutanım onları çalmak için çabalıyor.
Someone who is trying help you and Nathan.
Siz kimsiniz? Birisi sana ve Nathana yardım etmeye çalışıyor.
Is trying to scoop our superfluid vortex experiment. A Swedish team of physicists.
İsveçli fizikçiler tam akışkan vorteks deneyimizi ilk yapan olmaya çalışıyor.
And you think your wife is trying to control you?
Karınızın sizi kontrol etmeye çalıştığını mı düşünüyorsunuz?
This guy is trying, what a nerd!
Bu herif deniyormuş, ne ahmak ama!
Now Black Claw is trying again.
Hitler bir kere denedi, şimdi Kara Pençe tekrarlıyor.
To keep him away from there. The whole afternoon, the matador is trying.
Matador tüm öğleden sonra onu oradan uzak tutmaya çalışır.
I mean, he is trying.
Yani, o çabalıyor.
This guy is trying to imitate humans.
Bu eleman insan olmaya çalışıyor.
Holographics is trying to confirm.
Holografik teyit etmeye çalışıyor.
Your captain said your vessel is trying to reach home.
Geminiz eve dönmeyi deniyormuş. Kaptannınız dediki.
LAUGHS Are you asking me if I think my wife is trying to kill me?
Karımın beni öldürmeye çalışıp çalışmadığını mı soruyorsunuz?
Atleast he is trying.
En azından o denedi.
The whole afternoon, the matador is trying to keep him away from there.
Matador tüm öğleden sonra onu oradan uzak tutmaya çalışır.
Dallas is trying, and now even Dalia is trying.
Dallas çabalıyor artık Dalia bile çabalıyor.
Alice is trying to help you develop some self-esteem and leadership qualities.
Alice senin özgüvenini ve liderlik vasıflarını geliştirmende yardımcı olmaya çalışıyor.
Tom is trying to act casual.
Tom rahat hareket etmeye çalışıyor.
Results: 2728, Time: 0.0721

Word-for-word translation

Top dictionary queries

English - Turkish