IT'S DESIGNED in Turkish translation

[its di'zaind]

Examples of using It's designed in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
It's designed to be kept on the ground only by the weight coming from its aerodynamics.
Sadece aerodinamikten gelen ağırlık ile yerde ayrılmaması için tasarlanmış.
It's designed to create the most powerful man.
Dünyanın en güçlü insanını yaratmak için tasarlanmıştı.
Entire contiguous DNA strands But it's designed to reconstruct based on partial samples.
Fakat kısmi örneklere dayalı… tüm bitişik DNA dizilerini… yeniden oluşturmak için tasarlandı.
Just like our comms. It's designed to toggle between the least-used frequencies.
En az kullanılan frekanslar arası geçiş yapacak şekilde tasarlanmış.
Based on partial samples. But it's designed to reconstruct entire contiguous DNA strands.
Fakat kısmi örneklere dayalı… tüm bitişik DNA dizilerini… yeniden oluşturmak için tasarlandı.
It's designed to beguile me, tease me and lure me in.
Beni ayartmak, aklımı çelmek, içine çekmek için tasarlanmış.
But it's designed to reconstruct entire contiguous DNA strands based on partial samples.
Fakat kısmi örneklere dayalı tüm bitişik DNA dizilerini yeniden oluşturmak için tasarlandı.
It's designed to enter a target, but not exit.
Hedefe girip çıkmamak üzere tasarlanmış.
Not travel across the universe. It's designed to dock with low orbiting ships.
Düşük yörüngeli gemilerle yük indirmek için tasarlandı evrende dolaşmak için değil.
Built like a spacecraft, it's designed to explore the deepest depths of the ocean.
Uzay aracı gibi yapılmış okyanusun derinliklerini keşfetmek için tasarlanmış.
It's designed to dock with low orbiting ships, not travel across the universe.
Düşük yörüngeli gemilerle yük indirmek için tasarlandı evrende dolaşmak için değil.
The poison's working exactly as it's designed to… taking its toll on the President slowly.
Zehir aynen tasarlandığı gibi çalışıyor. Başkanı yavaşça öldürüyor.
Can you tell what it's designed-- Furies!
Ne için tasarlandığını söyleye bilir!
Can you tell what it's designed.
Ne için tasarlandığını söyleye bilir.
It's designed for the sole purpose of selling drugs.
Yalnızca uyuşturucu satmak amacıyla tasarlanmışlardır.
We think it's designed to counteract the effects of osteonecrosis.
Kemik nekrozu etkilerini önlemek amacıyla tasarlandığına inanıyoruz.
It's designed to instill fear in the populace.
Halka korku aşılamak için tasarlanır.
It's designed for hospital use, but this one's a prototype.
Hastane kullanımı için tasarlandı ancak buradaki bir prototip.
It's designed by I. M. Pei, one of the premier modernist architects.
Önde gelen modernist mimarlardan birisi olan I. M. Pei tarafından tasarlandı.
I think it's designed that way.
Sanırım mekân bu şekilde tasarlanmış.
Results: 182, Time: 0.0461

Word-for-word translation

Top dictionary queries

English - Turkish