DESIGNED in Turkish translation

[di'zaind]
[di'zaind]

Examples of using Designed in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
The Stargate has safety protocols, designed to prevent energy signatures mixing together.
Geçidin güvenlik protokolleri var, enerji izlerinin karışmasını engellemek için tasarlanmışlar.
Designed to disintegrate on impact with hard targets.
Sert hedeflere isabet edince parçalanmak üzere tasarlandılar.
Really badly designed.
Çok kötü tasarlanmışlar.
They're really badly designed.
Çok kötü tasarlanmışlar.
A technologically augmented human being, designed to survive in a hostile environment.
Teknolojik olarak geliştirilmiş bir insan formu. Kötü çevrelerde hayatta kalabilmek için tasarlanmışlar.
The competition on the planet. Something designed to destroy all.
Gezegendeki tüm rekabeti yok etmek için tasarlanmıştı.
Human beings weren't designed by humans.
Özellikle burası, insanlar tarafından kurcalanmak için tasarlanmamış.
It's not that easy… this kind of transmitter isn't designed to be shut down remotely.
Kolay değil, bu tip vericiler uzaktan kapatılmak için tasarlanmamış.
This kind of transmitter isn't designed to be shut down remotely.
Kolay değil, bu tip vericiler uzaktan kapatılmak için tasarlanmamış.
But… also as a protector. Mom was, well, designed to be a caretaker.
Ama koruyucuydu da. Annem bakıcı olması için tasarlanmıştı.
Designed for today. All new.
Yepyeni. Günümüz için tasarım.
Designed to evade the best defense systems.
En iyi savunma sistemlerinden kurtulmak için tasarlanmışlardır.
Something went wrong but they were designed to make you happy.
Bir şeyler ters gitti ama esasında insanları mutlu etmek için tasarlandılar.
Wittier and designed to deliver 75 percent more Benysol effect than humans can.
Hazır cevaplar ve insanlardaki Benysol etkisinden yüzde 75 daha fazla verimli olmak için tasarlandılar.
Children designed to supplant them.
Çocuklar… onların yerini almak için tasarlanır.
Designed to right the wrongs that mankind has heaped upon our environment.
İnsanoğlunun çevreye yığdığı tüm hataları düzeltmek için tasarlandılar.
Was this whole thing designed to get Restoration back to the table?
Bütün bunlar Restorationı masaya tekrar oturtmak için mi tasarlanmıştı?
Children designed to supplant them, to help them end.
Çocuklar… onların yerini almak için tasarlanır.
Was this whole thing designed to get Restoration back to the table?
Bütün bunlar Restorationla tekrar masaya oturmak için mi tasarlanmıştı?
Holograms are just prerecorded responses… designed to give the impression of intelligence.
Sadece önceden tepkileri yüklersiniz zeka izlenimi vermek için önceden tasarlanmışlardır.
Results: 3620, Time: 0.0687

Top dictionary queries

English - Turkish