Examples of using Moving towards in English and their translations into Turkish
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Serbia is a key Western Balkan country and we see the entire region moving towards the EU.
Sırbistan önemli bir Batı Balkan ülkesidir ve bölgenin tamamının ABye doğru ilerlediğini görüyoruz.And moving towards the beginning of something new. She was coming closer to the end of something.
Bir şeylerin sonuna doğru… yaklaşıyor ve yeni bir şeylerin başlangıcına doğru ilerliyordu.So constantly conscious now of death moving towards me, sometimes I think I confound them.
Şimdi bana doğru ilerleyen ölümün varlığını sürekli hissediyorum, sanırım bazen ikisini karıştırıyorum.Stand by, stand by. Two targets moving towards a black Jaguar. Registration R282.
Beklemede kal. İki hedef siyah Jaguara doğru hareket ediyor. Plakası R282.Since 1986 Mikhail Gorbachev attempted to address economic problems by moving towards a market-oriented socialist economy.
Yılından itibaren Mihail Gorbaçov ekonomiyi piyasa odaklı sosyalist ekonomiye doğru hareket ettirerek ekonomik sorunları çözmeye çalışmıştır.I think in doing so, moving towards those things, we're losing something valuable.
bence böyle yaparak bunlara doğru ilerleyerek bazı değerli şeyleri kaybediyoruz.There is the stream of urine, and Tracy, noticing that the German person is urinating and moving towards the German person.
Çiş akıyor… Tracy Almanın işediğini fark Components of a binary star system will be blueshifted when moving towards Earth When observing spiral galaxies,
İkili bir yıldız sisteminin bileşenleri, Dünyaya doğru hareket ederken maviye kayma efektli olacaktır Sarmal gökadaları gözlemlediğinizde,SEE moves towards single aviation market.
Move towards Mok-Joong port!
Mok-Joong Limanına doğru hareket edin!If the target moves towards you- wait until its right under you.
Eğer hedef sana doğru hareket ediyorsa, tam altına gelene kadar bekle.Let's move towards the door.
Kapıya doğru hareket edelim.So what can happen is that these two brane worlds can move towards each other and hit.
Bu iki parçacık dünyası birbirine doğru hareket edip çarpışabilirler.Runners, let's move towards the starting line.
Koşucular, hadi başlangıç çizgisine doğru hareket edin.Maybe-- maybe just move towards him.
Belki… Belki ona doğru hareket etmelisin.It can move towards richer sources of food.
Zengin besin kaynağına doğru hareket edebilir.When I move towards you, you step away.
Size doğru hamle yaptığımda, geri çekileceksiniz.People, move towards the door, all right?
Millet, kapıya doğru ilerleyin. Tamam mı?Move towards the door slowly!
Yavaşça kapıya doğru ilerle!Move towards him.
