RHYTHMIC in Turkish translation

['riðmik]
['riðmik]
ritmik
rhythmic
RHYTHMIC

Examples of using Rhythmic in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
those questions were asked at evenly spaced intervals… so the disturbances could have been caused… by some rhythmic function of the body… such as blinking or swallowing… so this time, try not to blink or swallow.
garip göstergeler var. Fakat bu sorular senin rahatsız olduğun zaman dilimlerinde soruldu. Bu rahatsızlık vücudun bazı ritmik hakereketlerinden kaynaklanıyor olabilir.
Her womb condemned by God to suffer the divine pangs of motherhood, while the train raced on as in an inescapable nightmare, the rhythmic thrust of the pistons pounding in the delirious ears of poor, ruined Mariannina.
Sanki Tanrı tarafından lanetlenmiş gibi… anneliğinin acısını çeker gibi… trenin onu kaçınılmaz kabusuna götürürken… çıkardığı ritmik piston seslerinde… çıkarttığı delirtici seslerde şunu duyuyordu mahvolmuş olan Mariannina.
you were a laser, it would be rhythmic applause.
eger bir lazer olsaydiniz, alkislariniz ritmik olurdu.
An Asia Pacific-only version, known as the Nokia 3350, was in essence an improved 3330 with WAP, rhythmic backlight alert,
Nokia 3350 olarak bilinen bir Asya Pasifik sürümü sadece WAP, ritmik arka ışık uyarısı,
subject is heard back-to-front) and diminution(the reduction of the subject's rhythmic values by a certain factor), augmentation(the increase of the subject's rhythmic values by a certain factor)
azalma( bir kesin değişken tarafından konunun ritmik değerlerinin azaltılması) ve arttırma( bir kesin değişken tarafından konunun ritmik değerlerinin çoğaltılması)
The album is more varied than Celtic Frost's past LPs, with unlikely covers(Wall of Voodoo's"Mexican Radio"), emotionally charged love songs, the album's recurring industrial-influenced rhythmic songs of demons and destruction, traditional Frost-styled songs about dreams and fear, and a dark, classical piece with female vocals.
Bu albüm, Celtic Frostun önceki çalışmalarına kıyasla; alışılmadık coverlar( Wall of Voodoo grubunun'' Mexican Radio'' şarkısı), duygu yüklü aşk şarkıları, demonlar ve yıkımla ilgili tekrar eden endüstriyel tarz etkili ritmik şarkılar, geleneksel Celtic Frost stili rüyalar ve korku hakkındaki şarkı sözleri ve karanlık ve klasik tarzda kullanılan kadın vokali gibi pek çok çeşitlilik barındırır.
VERY RHYTHMIC.
Çok ritmik.
Rhythmic, nightmarish.
Ritmik, kabus gibi.
Rhythmic beating.
Ritmik vuruş.
Rhythmic instrumental music.
Ritmik enstrümantal müzik.
Rhythmic metallic percussion.
Ritmik metalik perküsyon çalar.
Rhythmic scat singing.
Ritmik vokallar söyler.
Obsessive rhythmic movements.
Saplantılı, ritmik hareketler.
Loud, rhythmic swishing.
Yüksek sesle, ritmik hışırtı.
It's very rhythmic.
Çok ritmik.
Ballet, tap, rhythmic.
Bale, hafif vuruş, ritmik.
Rhythmic's not bad.
Ritmik fena değildir.
Worms attack all rhythmic vibrations.
Solucanların saldırıları tamamen ritmik titreşimlerdir.
Dance is rhythmic body movement.
Dans, vücudun ritmik hareket etmesidir.
Keep her breathing rhythmic.
Ritmik şekilde nefes alıp verdir.
Results: 221, Time: 0.0387

Top dictionary queries

English - Turkish