ROBUST in Turkish translation

[rəʊ'bʌst]
[rəʊ'bʌst]
sağlam
solid
good
strong
intact
hard
firm
sound
tough
sturdy
steady
güçlü
strong
powerful
mighty
power
tough
strength
potent
iri
big
large
huge
robust
stout
shall espouse
oversized
hunk
hefty
coarse
dayanıklı
tough
durable
resistant
strong
resilient
sturdy
indestructible
impervious
hardy
strength
gürbüz
robust
sturdy
bonny

Examples of using Robust in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Do you find that sexy in a woman?"Robust reproductive organs"?
Sağlıklı üreme organları'' na sahip bir kadını seksi bulur muydun?
Elegant. Robust. Good head.
Zarif, güçlü ve iyi bir duruşu var.
They became more robust.
Daha dirençli oldular.
Robust 25-year old female.
Sağlıklı 25 yaşında kadın.
He called for"practical robust measures" in addressing terrorist threats.
Terör tehditlerine karşı'' pratik ve sağlam tedbirler'' alınması çağrısında bulundu.
Hundreds of hard working, robust young men in their prime.
Yüzlerce, sıkı çalışan zinde, genç, kullanıma hazır adam.
The man looks robust and flexible.
Erkek kuvvetli ve esnek görünür.
Consider the elephant. Legend has it its memory is so robust it never forgets.
Efsaneye göre hafızası o kadar sağlammış ki asla unutmazmış. Fili düşünün.
No thanks. Math pairs better with a robust red.
Matematik daha çok sert kırmızıyla gider. Hayır teşekkürler.
Math pairs better with a robust red. No thanks.
Matematik daha çok sert kırmızıyla gider. Hayır teşekkürler.
Too obvious. We need somethin' robust!
Çok klişe. Bize daha iri bir şey lazım!
We need somethin' robust! Too obvious.
Çok klişe. Bize daha iri bir şey lazım.
We need something robust. Too obvious.
Çok klişe. Bize daha iri bir şey lazım.
It has robust social features.
Çok sağlam sosyal özellikleri var.
It must be someone who is a robust, healthy hard worker.
Zinde, sağlıklı ve çalışkan biri olması gerek.
Quite robust and healthy is your memory returning?
Bayağı zinde ve sağlıklı. Hafızan yerine geliyor mu?
We will have a more robust drink.
Biz daha sert bir içki içeceğiz.
Years from the robust mouse.
Dirençli fareden 15 yıla kadar.
Your spirit seems rather robust to me.
Ruhun bana oldukça sıhhatli görünüyor.
She looks better this morning, more robust.
Bu sabah daha iyi görünüyor. Daha dinç.
Results: 226, Time: 0.064

Top dictionary queries

English - Turkish