THE SAME HEIGHT in Turkish translation

• aynı boyda
• aynı yükseklikte
• aynı irtifada

Examples of using The same height in English and their translations into Turkish

And date of birth as Jean-Baptiste Meyer… was stationed in Italy from 1943 to 45. The other Hans Meyer, the same height.
Diğer Hans Meyer, Jean-Baptiste Meyer ile aynı boyda ve aynı doğum tarihine sahip… ve 1943 ile 1945 yıllarında İtalyadaydı.

And stand the same height as Simmerson and his no-good nephew? You don't want the son of a whore to raise himself out of the dirt.
Bir fahişenin oğlunun kendisini pislikten kurtarıp… Simmerson ve aşağılık yeğeniyle aynı irtifada durmasını istemiyorsunuz.

The other Hans Meyer, the same height and date of birth as Jean-Baptiste Meyer… was stationed in ItaIy from 1 943 to 45.
Diğer Hans Meyer, Jean-Baptiste Meyer ile aynı boyda ve aynı doğum tarihine sahip… ve 1943 ile 1945 yıllarında İtalyadaydı.

It seems to me that it would be more fair if everybody on both basketball teams was the same height.
Bana kalırsa iki takımdaki oyuncuların hepsinin aynı boyda olması daha adil olurdu.

Someone the same height and build as Markov,
Markov ile aynı boy ve yapıda olan

And since we had the same height, and almost the same measurements she had me try on her dresses as if I was a model.
Boylarımızın aynı olması ve hemen hemen aynı ölçülerimiz olduğundan… güya bir mankenmişim gibi giysilerini üzerimde denettirdi.

Answer me! But… the same height is in your projects, Yurii Sergeyevich.
Ama sizin projenizde de aynı yükseklik vardı, Yuri Sergeyevich. Cevap ver bana.

following a rank indicates the same height between two or more buildings.
daha fazla binanın eşit yükseklikte olduğunu gösterir.

lift the casting four inches(4" or 100mm) off the ground by adjusting the four corner leveling screws to the same height.
kapalı yere dört köşe ayarlayarak vidalar aynı yükseklikte için seviyelendirme.

There was a large mushroom growing near her, about the same height as herself; and when she had looked under it,
Yanına giderek artan büyük bir mantar, kendisi gibi aynı yükseklikte, yaklaşık; o altında bakmış

We're the same height.
Aynı boydayız.

We're the same height.
Biz aynı boydayız.

We're the same height.
Hem aynı boydayız.

We're the same height.
Seninle ben aynı boydayız.

We're almost the same height.
Boyumuz neredeyse aynı.

He's about the same height.
Yaklaşık aynı boyda.

We're about the same height.
Neredeyse aynı boydayız.

We're approximately the same height.
Biz yaklaşık olarak aynı boydayız.

About the same height as George.
George ile aynı boylarda.

Me and you are the same height.
Seninle ben ayni boydayiz.