TO WRITE ON in Turkish translation

• yazacak
• üzerine yazmak için

Examples of using To write on in English and their translations into Turkish

Reach in that drawer there and find me something to write on.
Şu çekmeceden bana yazmak için… bir şeyler bulabilir misin?

And find me something to write on.
Şu çekmeceden bana yazmak için… bir şeyler bulabilir misin?

It's difficult for him to write on a suggested subject.
İstek üzerine yazmak ona zor geliyormuş.

It's difficult for him to write on an assigned subject.
İstek üzerine yazmak ona zor geliyormuş.

That men will want to write on.
Erkeklerin yazmak istediği.

You are strong. You need something to write on.
Bence bir şeyler yazmaya ihtiyacın var. Sen güçIüsün.

It's probably just the handiest thing to write on.
O an üstüne yazı yazmaya en elverişli şey oydu herhâlde.

Veronica needs something to write on.
Veronicanın bir şeyler yazması lazım.

I need something to write on.
Bir şeyler yazmam gerekiyor.

I think she wants something to write on.
Bir şeyler istiyor. Bence yazmak için.

And I need something to write on.
Bir şeyler yazmam gerekiyor.

I mean, well, right now, I'm writing on a napkin because there's nothing else to write on.
Yani, şu an peçeteye yazıyorum çünkü yazacak başka bir materyal yok.

getting into the bus, he immediately took out a pen from his pocket… and tried to find something to write on.
Derhal cebinden bir tükenmez kalem çıkardı Ve üzerine yazmak için birşey bulmayı denedi.

Now, I remembered, when we were in that holding room… and I asked you for something to write on.
Burada oturuyordum… ve şimdi hatırladım da, sorgu odasındaydık… ve senden yazacak bir şeyler istemiştim.

Peter was the first late Roman/Byzantine author to write on imperial ceremonies, beginning a tradition that lasted unto the 14th century.
Petrus, 14. yüzyıla kadar süren geleneği başlatan imparatorluk törenleri üzerine yazan ilk Romalı/Bizanslı yazardır.

Something to write on.
Üstüne yazacak bir şey.

Something to write on?
Yazacak bir şeyiniz var mı?

Gimme something to write on.
Bana yazacak bir şey verin.

I need something to write on.
Üstüne yazacağım bir şeyler lazım.

Give me something to write on.
Bana üzerine yazacak bir şey ver.