Examples of using We cannot do in English and their translations into Turkish
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Well, sir, I, um, I'm afraid that is one of the things we cannot do.
Şey, efendim, kor… em, korkarım bu yapamayacağımız şeylerden biri.I want him here just as much as you do, but we cannot do this right now.
Ben de onu… en az senin kadar burada istiyorum ama bunu þimdi yapamayýz.We can not do here. This is not a jungle.
Burda yapamayız. Burası orman değil.We can not do that, sir. No.
Bunu yapamayız efendim. Hayır.We can not do Dewey's bed.
Bunu Deweyin yatağında yapamayız.We can not do both.
İkisini birden yapamayız.We can not do anything.
Hiçbir şey yapamayız.We can not do it alone.
Yalnız başımıza bunu yapamayız.Oh, no, Lemani, we couldn't do that.
Oh, hayır, Lemani, bunu yapamayız.We can not do this without you.
Sen olmadan bunu yapamayız.But to give up this place to live by the highway… we couldn't do that.
Fakat Tarmac yolunda… yaşamak için burayı terk etmek… Bunu yapamayız.Oh, no, Lemini; we couldn't do that.
Oh, hayır, Lemani, bunu yapamayız.We couldn't do that. Oh, no, Leman/.
Oh, hayır, Lemani, bunu yapamayız.Oh, no, Leman/, we couldn't do that.
Oh, hayır, Lemani, bunu yapamayız.We couldn't do that. Oh, no, Lemani.
Oh, hayır, Lemani, bunu yapamayız.The prosecutor helps them out of the country. We can not do it.
Onları ülkeden çıkartan savcı zaten. Bunu yapamayız.We can not do many presents in 3 days.
Gün içerisinde onca hediyeyi yapamayız.Think about it, Rome…! We can not do much here.
Düşün, Roma…! Burada fazla bir şey yapamayız.We can not do that, sir. No.
Hayır. Bunu yapamayız efendim.At this point we can not do anything for him.
Şu anda onun için birşey yapamayız.
