WE DON'T KNOW WHAT in Turkish translation

[wiː dəʊnt nəʊ wɒt]
[wiː dəʊnt nəʊ wɒt]
ne yapıyorlardı kim aldı ve şu an nerede olduğunu bilmiyoruz
bize gerçekten ne yaptığını bilmiyoruz
ne bilemiyoruz
nasıldı bilemiyoruz
neye izin vereceğini bilmiyoruz ama marcianın çıldıracağını biliyoruz
neyle karşılaşacağımızı bilmiyoruz

Examples of using We don't know what in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
We don't know what happened yet.
Bizimle gelin. Şimdilik neyi olduğunu bilmiyoruz.
Aiden. We're stuck here and we don't know what's going on and-and.
Burada mahsur kaldık ve neler olduğunu bilmiyoruz. Bilmiyorum, Aiden.
We don't know what he looks like!
Nasıl biri olduğunu bilmiyoruz, ne yapacağını görmek istiyorum!
We need milk for the baby, and we don't know what we will find at home.
Karşılaşacağımızı bilmiyoruz. Bebeğe süt lazım. Evde ne ile.
Please. We don't know what to do..
Ne yapacağımızı bilmiyoruz. Lütfen bize yardım edin.
We don't know what's outside.
Dışarıda ne varsa. Bilmiyoruz.
We don't know what.
Biz ne olduğunu bilmiyorum.
We don't know what it is.
Eksik olan ne, bilmiyoruz.
Cure what? We don't know what it is!
Ne olduğunu bile bilmiyoruz. Ne tedavisi!
We don't know what consciousness is so we cannot move it.
Bilinç nedir bilmiyoruz. O yüzden aktaramayız.
We don't know what it is, Cordelia. What is it?
Nedir o? Ne olduğunu bilmiyoruz Cordelia?
We don't know what consciousness is… so we cannot move it.
Bilinç nedir, bilmiyoruz… bu yüzden aktaramıyoruz.
So we cannot move it. We don't know what consciousness is.
Bilinç nedir, bilmiyoruz… bu yüzden aktaramıyoruz.
We don't know what consciousness is, so we cannot move it.
Bilincin ne olduðunu bilmediðimiz için aktaramýyoruz‎.
Your relationship was with Lumpy. We don't know what, exactly.
Senin Lumpy ile ilişkin nedir… tam olarak bilmiyoruz.
We don't know what his target is, but we know someone's financing him.
Hedefi ne, bilmiyoruz ama birinin onu finanse ettiğini biliyoruz.
We don't know what she knew. She still won't talk.
Ne bildiğini bilmiyoruz.- Hala konuşmuyor.
We don't know what's right or wrong anymore.
Neyin yanlış neyin doğru olduğunu. Hissettiklerimizi bilmiyoruz.
We don't know what they want to use it for.
Hiçbir şey bilmiyoruz. Ne için kullanmak istediklerini bilmiyoruz..
We don't know what the deal is.
İstediği ne bilmiyoruz ki.
Results: 101, Time: 0.0612

Word-for-word translation

Top dictionary queries

English - Turkish