YOU INVENTED in Turkish translation

• icat ettin
• sen icat ettin
• uydurduğunuz
• sen buldun
• sen yarattın
• sen mi keşfettin
• senin icat ettiğin
• icat etmişsin
• uydurduğun
• uydurdun

Examples of using You invented in English and their translations into Turkish

You invented the trouble that did it.
Onu öldüren sorunu sen icat ettin.

Right! But you invented them!
Haklısın ama onları sen yarattın!

So you invented that story of Wong's death speech.
Böylece Wongun ölüm konuşmasının hikayesini icat ettin.

Maybe more surprised about the parts you invented. I was surprised.
Gördüklerime şaşırdım.- Uydurduğun kısımlara daha çok şaşırdım tabii.

Ta-da! You invented the sugar cube!
Küp şeker icat etmişsin. Ta-da!

I came here in a time machine you invented.
Buraya senin icat ettiğin bir zaman makinesiyle geldim.

You were the first one. You invented it?
Sen ilk kişiydin, bunu sen icat ettin?

I think you invented a new sport in there.
Sanırım orada yeni bir spor icat ettin.

Maybe more surprised about the parts you invented.
Uydurduğun kısımlara daha çok şaşırdım tabii.

You invented the sugar cube.
Küp şeker icat etmişsin.

You invented Frank Kitchen to protect the memory of Albert Becker.
Albert Beckerin anısını korumak için, Frank Kitchen diye birini uydurdun.

I think you invented the island for just this purpose. at our wedding.
Düğünümüzde. Bence adayı, bunun için icat ettin.

Yeah, but it's a system that you invented.
Evet, ama bu sistemi sen icat ettin.

I was surprised. Maybe more surprised about the parts you invented.
Gördüklerime şaşırdım.- Uydurduğun kısımlara daha çok şaşırdım tabii.

Ta-da! You invented the sugar cube.
Ta-da! Küp şeker icat etmişsin.

I came here in a time machine you invented.
Bir zaman makinesi ile geldim. Buraya senin icat ettiğin.

You invented an entire family history.
Bütün aile geçmişini uydurdun.

I think you invented the island for just this purpose. at our wedding.
Bence adayı, bunun için icat ettin. Düğünümüzde.

You invented the sugar cube. Ta-da!
Ta-da! Küp şeker icat etmişsin.

You invented a ridiculous story!
Saçma sapan bir hikâye uydurdun!