Examples of using Çabayı in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Bu bütün çabayı ortaya koyacak.
Çabayı takdir ediyorum.
ŞAMPİYONANIN 37İNCİ GÜNÜ -Bilmiyorum. en büyük risk… çabayı hafife alırsak.
Seni o noktaya götürmek için gereken çabayı gör.
Ah, senatör çabayı fark etti ve bana bu cumaki bale gösterisinde locasını teklif etti.
Bu kadar çabayı, Shelley… onun gelip de her şeyin üstüne konması için göstermedim.
Bellerophon, basit bir keşif gemisinden farklı olarak, insanlığın evreni evcilleştirmek için verdiği son ve muazzam çabayı şekillendirdi.
Bu kadar çabayı, Shelley… onun gelip de her şeyin üstüne konması için göstermedim.
Bu takım için oynarken yüreğimi ortaya koymuştum. Ve şimdi aynı çabayı belediye başkanınız olarak sürdürmek istiyorum.
Belki Sama ve Sonyaya harcadığın bu zamanı ve çabayı kendine harcasan karşılığını daha fazla alırsın.
Salı sabahı kendisi tutuklandı Bu çabayı yöneten Senatör Sam Paley.
Salı sabahı kendisi tutuklandı Bu çabayı yöneten Senatör Sam Paley.
Yapacağı şeyi sabote etmek için harcadığımız çabayı karılarımız için şiir yazmak için ya da tango öğrenmek için ya da şu antikalardan bir tanesini tamir.
Çabayı küçümseme, hırsı küçümseme… senden daha şanssız doğan herkesi küçümseme! Küçümsemek!
Seninle konuştuktan sonra fark ettim onca aylık çabayı çöpe atmanın anlamı yok.
iyi olacağını anlamanın üzerindeki çabayı geçici olarak rafa kaldırdığını söyledi. iPadin dahili kod adı K48di.
İmporatora sadık olan güçler, bu çabayı 1869 yılının Mayıs ayında Hokkaidıdaki Hakodate Muharebesi ile engellemiştir.
Bazı analistler, geri kalan Kosovalı Sırpların üçte ikisinin İbar Nehrinin güneyinde yaşadığı, bunun da Kosovayı bu insanları yeni devlet içinde tek başlarına bırakmadan bölme amaçlı her türlü çabayı karmaşık hale getirdiği konusunda uyarıyorlar.
Evsiz yurttaşlarımız, toplumumuzun çatlaklarından düşen insanlar bizlerden en az ilgiyi ve çabayı bekleyenler. Öyle görünüyor ki kendilerini politikacılara sevdirmek için ellerinde çok az şey var.
Her türlü çabayı gösteriyoruz.