ÇOK KARANLIKTI in English translation

• it was too dark
• it was so dark
• very dark
• it was really dark
• it's too dark
• it's so dark
• it was pretty dark

Examples of using Çok karanlıktı in Turkish and their translations into English

Çok bir şey göremedim zaten. Çok karanlıktı.
But I barely saw anything, just'cause it's so dark.

Hayır, çok karanlıktı. Çok da uzaktı.
No. No, it was too dark, too… Too far.

Çok karanlıktı, hiçbir şey göremiyordum.
It was so dark, I couldn't even see it..

Aslında, çok karanlıktı yüzünü net göremedim.
Actually, it was too dark to see his face clearly.

Çok karanlıktı. Biz koşuyorduk
It was so dark. We were running,

Çok karanlıktı göremedim.
It was too dark.

Çok karanlıktı. Baştan aşağı simsiyah giyinmişti.
It was so dark. He was dressed all in black.

Hayır, çok karanlıktı. Çok da uzaktı.
No, it was too dark, too… Too far. No.

Hayır, çok karanlıktı.
No, it was so dark.

Çok karanlıktı. Ya sen, Ruiney?
It was too dark. What about you, Ruiney?

Ne merdiveni? Çok karanlıktı.
What stairs? it was so dark.

Söyledim sana, etraf çok karanlıktı!
I already declared you it was too dark to tell!

Kimin kimi kurtardığını söylemek zor. Çok karanlıktı.
It's hard to say who rescued whom. It was so dark.

Bir şey göremedim. Çok karanlıktı.
I couldn't see anything. It was too dark.

Bize neyin saldırdığını görmedim. Çok karanlıktı.
I didn't see what attacked us. It was so dark.

John, hiçbir şey göremedim, çok karanlıktı.
John, I couldn't see anything, it was too dark.

Luis kanalı görmedi çünkü çok karanlıktı.
Luis didn't see the canal because it was so dark.

Net bir şekilde görmek çok karanlıktı.
It was too dark to see properly.

Ama seni zor görüyordum, çok karanlıktı.
But I could hardly see you, it was so dark.

Net bir şekilde görmek çok karanlıktı.
It was too dark to see clearly.