AKLINA BIR FIKIR in English translation

idea
fikir
bir fikirdi
hakkında
fikri
bilmiyorum
düşüncesi
had an idea

Examples of using Aklına bir fikir in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Yedi gün fotoğrafa bakınca babamın aklına bir fikir geldi.
After looking at photograph for seven days, my father has idea.
Ta ki, Annanın aklına bir fikir gelene kadar.
Anna got the idea.
Hiç kimse Aaron Williamsın tenis kortlarına geri döneceğini hayal etmiyordu, ta ki'' All England Club'' dan genç bir adamın aklına bir fikir gelene kadar.
No one pictured Aaron Williams back on a tennis court until a young PR man at the All England Club had an idea.
Arthur, Arcadianın kurtarılmasını önlemek için Marshallın karısının aklına bir fikir geldi.
Arthur, Marshall's wife has an idea for how we can save not saving The Arcadian.
Ve sonra birinin aklına bir fikir geldi, iyi bir toplu taşıma sistemi haricinde
And then someone came up with the idea that, apart from good public transport,
Evden ayrılmadan önce aklımda bir fikir vardı.
Before I left home, I had this idea.
Yavaş yavaş, aklında bir fikir oluşacak.
Slowly, an idea will form.
Eve gelmen lazım ve aklımda bir fikir var, tamam mı?
You have to come home, and I have an idea, okay?
Olanları anlatınca aklıma bir fikir geldi.
When he told me what happened, I got an idea.
Aklında bir fikir vardı, çok net bir fikir..
He had an idea, a very clear idea..
Yok et! Aklıma bir fikir gelmeye başladı, maymun suratlı.
Exterminate! I'm starting to get an idea, monkey face.
Şimdi aklımda bir fikir var ama sizin yardımınız gerekli.
Now I have got an idea. But I'm going to need your help.
Sonraki yolculuk için, aklımda bir fikir var. Tamam.
Okay. So, next trip, I have an idea.
Sonraki yolculuk için, aklımda bir fikir var. Tamam.
Next trip, I have an idea. Okay.
Dur, dur, aklıma bir fikir geldi. Hadi.
Wait, wait, I have got an idea. Come on.
Kim ofisime aklında bir fikir ile gelirse, o kişi işini korur.
Man comes to my office with an idea, that man keeps his job.
Bu saldırı aklıma bir fikir getirdi.
That attack gave me an idea.
Aklında bir fikir var senin.- Asla bilemezsin.
You have got an idea in your head. You never know.
Aklıma bir fikir geldi ve bu pek de hoş değil.
It gave me an idea, and not a very pleasant one.
Her neyse, aklımda bir fikir var.
Anyway, I have had an idea of my own.
Results: 55, Time: 0.0246

Word-for-word translation

Top dictionary queries

Turkish - English