ANLATABILIRIM in English translation

tell
söyleyin
haber
söyleyebilir mi
söyle
anlat
bahset
söylersin
anlatın
anlatabilir
diyeceğim
i can tell
söyleyebilirim
söyleyebileceğim
anlayabiliyorum
ben söyleyebilirim
anlatabilirim
anladığım kadarıyla
söylerim
bunu söyleyebilirim
sana söyleyebilirim
sana söyleyebileceğim
understand
anlamak
anlayın
anlayış
anlarım
i explain
açıklayacağım
açıklasam
açıklarım
anlatabilirim
açıklayacak
açıklayayım
izah
to know
bilmek
öğrenmek
tanımak
biliyorum
bilen
tanıma
stories
hikâye
öykü
haber
masal
would i describe
anlatabilirim
about it
bunu
onu
buna
konuda
onunla ilgili
öyle
i could tell
söyleyebilirim
söyleyebileceğim
anlayabiliyorum
ben söyleyebilirim
anlatabilirim
anladığım kadarıyla
söylerim
bunu söyleyebilirim
sana söyleyebilirim
sana söyleyebileceğim
means
yani
demek
kaba
ifade ediyor mu
acımasız
ciddi
ortalama
derken
adi
anlamı
do i describe

Examples of using Anlatabilirim in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Filmi yapmadan nasıl anlatabilirim?
How could I explain before making the film?
Billy deyin. Ben de size patronunuzu anlatabilirim.
Billy. I could tell you stories about your boss.
Arkadaşımın başına geleni aynen anlatabilirim size.
I can tell you exactly how it happened with a friend.
Peki o zaman gerçeği anlatabilirim.
Well then I can tell the truth.
Oh, size nasıl anlatabilirim ki?
Oh, how can I make you understand,?
Bunu nasıl anlatabilirim?
How can I explain?
O geceyi nasıl anlatabilirim Sixsmith?
How do I describe that night, Sixsmith?
Size bilmek istediğiniz her şeyi anlatabilirim.
I will tell you everything about it.
Bunu bir tek ben anlatabilirim.
which only I can tell.
Size Demon hakkında pek çok şey anlatabilirim.
I could tell you stories about Demon.
Yanında başka adamlar var, onlara anlatabilirim.
Then the posse, I can tell them.
Hayır, yaramayacak. Sana nasıl anlatabilirim?
No, it's not. How can I explain this?
O geceyi nasil anlatabilirim Sixsmith?
How do I describe that night, Sixsmith?
Hayır.- Gusla konuşabilirsem…- Hayır… ona anlatabilirim.
No.- No… I can make him understand.- If I could talk to Gus.
Bir elektriksel impuls. Anlatabilirim, bu.
Near as I can tell, it's… an electrical impulse.
Öyküler anlatabilirim sana. Evet. Dişlerimle ilgili tüyler ürpertici.
I could tell you stories about my teeth Yes.
Ne olduğunu anlatabilirim sana.
I can tell you what you are.
Bir bakalım, sana nasıl anlatabilirim?
Let's see. How can I explain this to you?
Max ne yiyebiliyor ne de içebiliyor. -Bunu ona anlatabilirim.
Hell, I could make her understand.
Herkese yaptıklarımı anlatabilirim. Şey, en azından.
Well, at least I could tell everyone else what I did.
Results: 259, Time: 0.0614

Top dictionary queries

Turkish - English