BÖYLE OLMAZ in English translation

• not like this
• not how
• this is not the way
• it's not
• this doesn't happen
• this is not happening
• it won't
• this can't
• this isn't the way
• won't do
• it wouldn't
• ain't the kind

Examples of using Böyle olmaz in Turkish and their translations into English

Hayır tatlım, böyle olmaz.
No, honey, it won't.

Ve suçları için ceza çekmeye devam edecek, ama böyle olmaz!
And he will continue to pay for his crimes. But not like this.

Bu iş böyle olmaz.
That's not how this works.

Murphy, böyle olmaz.
Murphy, this is not happening.

Hayır bayım, böyle olmaz.
Oh no, Mister. It's not good.

Gerçek hayatta böyle olmaz.
This doesn't happen in real life.

Bu böyle olmaz.
This won't do at all.

Hannah burada ne…- Böyle olmaz. Yeter artık!
Enough!- Hannah, wh-what are…- This is not the way!

Böyle olmaz, Rıza. Hep aynı şey.
This can't go on, Rıza! Always the same.

Biz birlikte çalışıyoruz. Böyle olmaz.
We work together, it won't.

İstediğini bu şekilde alamazsın dostum. Böyle olmaz.
You're not supposed to get what you want, man, not like this.

Bu iş böyle olmaz.
This is not how it's done.

İnanın bana böyle olmaz.
Believe me, it's not.

Judy haklı. Hayır, böyle olmaz.
Judy's right. No, this is not happening.

Böyle olmaz Hank.
It wouldn't work, Hank.

Böyle olmaz.- Matthew?
This is not the way.- Matthew?

Bekle, bekle. Bu iş böyle olmaz.
Whoa, whoa, whoa, that's not how it works.

Bine, böyle olmaz.
Bine, this can't go on.

Canarylere olanların karşılığı vermek istemene minnettarım ama böyle olmaz.
But not like this. I appreciate you wanting payback for what happened to the Canaries.

Yarabbim! Bu böyle olmaz!
That won't do. Dear God!